Yurt dışı üretici fiyat endeksi, yurt dışına ihraç edilmek üzere üretilen tüketim, ara ve sermaye malları ile enerji sektöründeki fiyat değişimlerini ölçen endekstir.
YD-ÜFE döviz genellikle döviz cinsinden hesaplanmaktadır. Çünkü ihracat bedeli döviz olarak tahsil edileceği için maliyetlerin de döviz cinsinden yapılması doğaldır. Daha da ötesi günümüzde ihracat yapmayan bazı işletmeler, kendilerini enflasyondan korumak için tüm hesaplarında döviz kurlarını baz almaktadır. Döviz kurları tüm ara mal, ana mal, yarı mamul fiyatlarına anında yansıdığı için işletmeler maliyet ve satış hesaplarında döviz kurları kullanmaya bir yerde zorunlu olmuşlardır.
Hükümet, yeni ekonomi modeli gereği ihracatçının kazanç sağlamasına bağlı olarak ve üretimi teşvik etmek amacıyla olsa döviz kurlarının yükselmesine katlanarak büyüme modelini seçmiştir. Geldiğimiz noktada 2022 yılının ikinci çeyreğinde %7,6 büyüme sağladık. Bu rakam hakikaten önemlidir. Ancak büyüme rakamları analiz edildiğinde büyümede en çok payı %24.6 oranı ile bankacılık ve finans sektörü sağlamıştır. Çünkü uygulamaya konulan düşük faiz politikası üretime yansımamış, bankalar, düşük faiz oranı ile merkez bankasından aldıkları parayı astronomik kar oranları ile tüketiciye satmışlar ve tarihin en büyük rakamı olan yaklaşık yüzde beş yüz civarında kazanç elde etmişlerdir. Gerçek büyüme millî gelirin halka yansıması, yani halkın gelirinin artması şeklinde ortaya çıkar. Bu da ancak üretim değerlerinin yükselmesi ile mümkündür. Yani gerçek büyüme üretim ile ölçülmelidir. Diğer dallardaki büyüme rakamları geçicidir ve bir müddet sonra yerini küçülmeye bırakabilir.
Yaklaşık bir veya iki aydan bu yana politika faizlerinin düşmesine rağmen dolar kuru 18.50 civarında kalmıştır ve eskiden olduğu gibi yükselmemektedir ve yerini durağanlığa bırakmıştır. Bazı çevreler döviz kurlarının zorla tutulduğunu, merkez bankası tarafından aylık 10 milyar dolar satıldığı için sabit kaldığını belirtmektedirler.
Döviz kurlarının enflasyon oranında artışını durdurması ihracatçılar için olumsuz bir gelişmedir ve bu bağlamda döviz kurlarının enflasyonla birlikte yükselmesi gerektiği ihracatçılar tarafından önerilmiştir ve ihracatçılar bu konuda haklıdırlar. Çünkü, üretim maliyetleri sürekli artmaktadır ama gelirler de aynı oranda artmamaktadır ve bu da ihracatçı için kayıp demektir.
Biz, ülke olarak genelde ihracatı euro ile, ithalatı ise dolarla yapıyoruz. Euro dolar paritesi uzun süre 1 dolayında kalmışken geçtiğimiz günlerde bu denge euro lehine bozulmuştur ve ihracat yapan işletmeler için olumlu bir gelişmedir.
Ülkemizde yurt içi üretici fiyat endeksi de yurt dışı üretici fiyat endeksi de sürekli yükselmektedir ve TÜFE ile arasında epeyce bir fark vardır. Bu da bir süre daha enflasyona katlanacağımız anlamına gelmektedir.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2022 yılı Ekim ayı Yurt Dışı Üretici Fiyat Endeksi verisini açıkladı. Buna göre, 2022 yılı Ekim ayında YD-ÜFE bir önceki aya göre yüzde 1,34, bir önceki yılın aralık ayına göre yüzde 42,61, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 103,79 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 101,19 artış gerçekleşti.
Sanayinin iki sektörünün yıllık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında yüzde 107,98, imalatta yüzde 103,72 artış olarak gerçekleşti.
Ana sanayi gruplarının yıllık değişimleri; ara malında yüzde 112,88, dayanıklı tüketim malında yüzde 99,16, dayanıksız tüketim malında yüzde 95,98, enerjide yüzde 165,85, sermaye malında yüzde 96,16 artış olarak gerçekleşti.
YD-ÜFE sektörlerinden tütün ürünleri yüzde 71,78, giyim eşyası yüzde 72,17, metal cevherleri yüzde 84,82 ile endekslerin en az arttığı alt sektörler oldu. Buna karşılık kok ve rafine petrol ürünleri yüzde 165,85, diğer metalik olmayan mineral ürünler yüzde 136,30, kimyasallar ve kimyasal ürünler yüzde 129,34 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.
YD-ÜFE sektörlerinden metal cevherleri yüzde 2,46, ana metaller yüzde 0,85, diğer mamul eşyalar yüzde 0,06 ile endekslerin en fazla azalış gösterdiği alt sektörler oldu. Buna karşılık b.y.s. makine ve ekipmanlar yüzde 5,86, bilgisayarlar ile elektronik ve optik ürünler yüzde 5,86, diğer metalik olmayan mineral ürünler yüzde 3,54 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.
ZAFER ÖZCİVAN
Ekonomist