Abdi Serdar Üstünsalih, bankacılık sektörü ve VakıfBank açısından 2022 değerlendirmelerini ve 2023 yılına ilişkin öngörülerini AA muhabiri ile paylaştı.
Geçen yıl dünya ekonomisinde Rusya-Ukrayna savaşının etkileri nedeniyle artan enerji ve emtia fiyatları, tedarik zincirindeki aksamalar ve sermaye piyasalarındaki oynaklıkların belirleyici olduğunu anlatan Üstünsalih, küresel ölçekte bir durgunluk döneminden geçildiğini söyledi.
Üstünsalih, bu dönemde ülkelerin enflasyonu kontrol altına almak için ortaya koydukları sıkılaştırıcı para politikalarını güçlü maliye politikalarıyla desteklediklerine işaret ederek, uluslararası kurum ve kuruluşların da küresel çapta ölçekte artan belirsizlik ve düşen büyüme performansına vurgu yaptığını anımsattı.
Türkiye’de ise geçen yıl yatırım, istihdam, üretim ve ihracat odaklı Türkiye Ekonomi Modeli sayesinde durgunluk ve enflasyonla mücadele eden gelişmiş ekonomilerden ayrışan ve küresel tehditleri fırsata çevirmeye odaklanan bir bakışın hâkim olduğunu kaydeden Üstünsalih, şunları ifade etti:
“Firma ve hane halkı bilanço dengelerini güçlendiren, Türk lirası cinsinden varlık ve fonlama talebini artıran, sermaye piyasalarına katılımı yaygınlaştırıp finansal sistemde bankacılık sektörünün yükünü hafifleten önlemler de geçtiğimiz yıl ülkemizin mali disiplin başarısı gözeterek büyümesine vesile oldu. Ülkemiz demografik ve coğrafi özellikleri, güçlü ekonomisi, katma değeri yüksek üretim gücü sayesinde geçmişte olduğu gibi gelecekte de her türlü zorluğun üstesinden gelebilecek dinamik bir yapıya sahip. Türkiye 2022’nin 3. çeyreğinde, dünyada küresel resesyon endişelerinin arttığı dönemde yüzde 3,9 ile güçlü büyümesini sürdürdü. Ülkemizin ayrıca 2023’te yüzde 3’lük büyümeyle OECD ülkeleri arasında en fazla büyüme gösteren ikinci ülke olması bekleniyor. Dolayısıyla bu tabloda Türkiye Ekonomi Modeli ve alınan tedbirlerin meyvelerini verdiğini söylemek mümkün.”
“Geçen yıl kredilerimizin yüzde 35’ini imalat sanayisine aktardık”
Abdi Serdar Üstünsalih, VakıfBank olarak 2022 boyunca yaşanan gelişmeler doğrultusunda, mevcut ekonomi politikalarıyla uyumlu şekilde Türk lirasının değerini korumak için adımlar attıklarını söyledi.
Sanayiciden KOBİ’ye, ticaret erbabından hane halkına kadar tüm müşterilerinin ihtiyaçlarına odaklanmaya devam ettiklerini belirten Üstünsalih, 2022’de uzun yıllardır yatırım yaptıkları dijitalleşme ve sürdürülebilirlik faaliyetlerinin de karşılığını aldıklarını kaydetti.
Üstünsalih, yoğun ve katma değerli çalışmaları sayesinde 2022’nin sektöre ve ülkeye değer yarattıkları bir yıl olduğunu vurgulayarak, “Aktif büyüklükte Türkiye’nin en büyük iki bankasından biri olarak, 2022’nin 3. çeyreğinde aktif büyüklüğümüzü yıllık yüzde 80 artırarak 1,4 trilyon liraya yükselttik. Nakdi ve gayri nakdi krediler aracılığıyla milli ekonomiye 1 trilyon 42 milyar lira destek verdik. Biz kamu bankası olma sorumluluğumuzu hiç unutmadan hareket etmekle mükellefiz. 2022 boyunca da bu bilinçle ihracatı, imalatı ve istihdamı destekleyen sektörleri önceleyerek çalıştık ve tahsis edilen kredilerimizin yüzde 35’ini imalat sanayisine aktardık.” diye konuştu.
Yurt dışından elde ettikleri kredilerle de 2022 boyunca müşterilerinin finansmanına önemli katkılarda bulunduklarına işaret eden Üstünsalih, yeşil ekonomiye geçişin hızlandırılması için de önemli destekler sunduklarını bildirdi.
Üstünsalih, 930 milyon liraya ulaşan yeşil konut kredisine olan talebi daha da yükseltmeyi hedeflediklerinden bahsederek, “Ayrıca Cumhuriyetimizin 100. yılı olan 2023’te Türkiye’nin yarım kalan rüyası Devrim arabalarından sonra, ilk yerli otomobilimize destek olmak da bizim sorumluluğumuz. Ülkemizin bu hayalinin gerçekleşmesi konusunda da gerekli katkıyı sunacağız.” dedi.
“Finans sektörüne yerli ve milli ürünler sunmaya devam edeceğiz”
VakıfBank Genel Müdürü Üstünsalih, bankacılık sektörünün bu yıl için büyük bir heyecan duyduğunu, yıllardır beklenen İstanbul Finans Merkezi’ne yeni yılla birlikte taşınılacağını söyledi.
“Yeni yılda, ‘Finansın kalbi burada atacak’ dediğimiz yeni yerimizde, büyük bir coşkuyla hedeflerimize ulaşacağımızdan hiç kuşkumuz yok.” diyen Üstünsalih, şöyle devam etti:
“Türkiye’nin dört bir yanında 20 bin kişilik VakıfBank ailesi olarak dünyadaki finansal düzenlemeleri, riskleri, piyasaları yakından takip ediyoruz ve yaşanacak olası zorluklar için yeni stratejiler geliştiriyoruz. Dolayısıyla 2023’te de riskleri her zaman olduğu gibi etkin bir şekilde yönetmeye, iş modellerini basitleştirirken müşteri deneyimini geliştirmeye ve müşterilerimiz için değer yaratmaya devam edeceğiz. Ülkemizin bölgesel ve küresel finans merkezi olma istek ve kararlılığında biz de elimizi taşın altına koymaktan çekinmeyeceğiz. Bugüne kadarki çalışmalarımızda, dijital olgunluk seviyemizi çok yukarıya çektiğimizden bahsettim. 2023’te de teknolojinin imkân verdiği her yeniliği müşterilerimiz henüz talep etmeden onlarla buluşturmayı hedefliyoruz.”
Üstünsalih, VakıfBank’ın dijital asistanı Vibi’yi bugün yaklaşık 6 milyon kişinin kullandığını, platformda toplam etkileşimin 60 milyona eriştiğini vurgulayarak, finans sektörüne yerli ve milli ürünler sunmaya devam edeceklerini kaydetti.
“Yeşil ekonomiye geçiş sürecinde sektöre önemli görevler düşüyor”
Abdi Serdar Üstünsalih, sektörün geleceğine yönelik araştırmaların, finansal konularda müşteri beklentilerinin dijitalleşme ve buna bağlı olarak kişiselleştirilmiş ürün ve hizmetlere doğru evirildiğini gösterdiğini belirtti.
Artık zaman-mekân kısıtı olmadan iş yapabilme ve bu sayede verimliliği artırmanın herkesin öncelikli hedefleri arasında yer aldığını anlatan Üstünsalih, yeni nesil bankalar ve fintechler ile geleneksel bankalar arasında rekabetin her geçen gün arttığına işaret etti.
Üstünsalih, bankacılık sektörünün yeni sürece hızla adapte olması gerektiğini vurgulayarak, “Biz de gelecekte bankaların finansal sistemin en önemli taşıyıcısı olmaya devam ederken birer teknoloji şirketine dönüşecekleri öngörüsüyle hareket ediyoruz. Açık bankacılık platformları, yapay zekâ uygulamaları, blokzincir, makine öğrenmesi, robot uygulamalar gibi yoğun kullanılan teknolojiler sayesinde bu alanlarda uzun süredir kendimizi yetkinleştiriyoruz.” dedi.
Kamu bankası olma sorumluluğuyla 2023’te müşteri deneyimini mükemmele yaklaştırmak için çalışmaya devam edeceklerini aktaran Üstünsalih, şunları söyledi:
“Bugün dijital kanallardan hizmet verdiğimiz müşteri sayımız 11 milyonu aşarken, bu alanda geleceğe yatırım yapmanın öneminin farkındayız. Bu yüzden Hackathon ve Bootcamp gibi etkinliklerle dijital gelecekte gençlerimizin kendilerine yer bulabilmeleri ve bu alanda deneyim kazanmalarını destekliyoruz. 2023’te de bankacılık sektöründe sürdürülebilirlik bakış açısı egemen olmaya devam edecek. Paris İklim Anlaşması ve AB Yeşil Mutabakatı gibi anlaşmalarla dünyada yeşil ekonomiye doğru hızlı bir dönüşümden söz ediyoruz. Tüm sektörlerde artık neredeyse zorunlu hale gelen yeşil ekonomiye geçiş sürecinde de sektörümüze önemli görevler düşüyor. VakıfBank olarak bu konuda çok şanslı olduğumuzu düşünüyorum, çünkü sürdürülebilirlik bankamızın DNA’sında yer alıyor. Gerek operasyonlarımızın gerekse ürün ve hizmetlerimizin çevresel, sosyal ve yönetimsel alanlardaki etkilerini hesaba katarak ilerliyoruz.”
“Türkiye, Cumhuriyetimizin 100. yılında ön plana çıkacak”
VakıfBank Genel Müdürü Üstünsalih, dünyada yaşanan küresel, siyasi ve ekonomik krizler, savaşlar ve belirsizliklere rağmen Türkiye ekonomisinin dinamizmini sürdürdüğünü, 3. çeyrekteki büyüme performansında bunun net şekilde görüldüğünü söyledi.
Dünyadaki resesyon beklentilerine karşın 2023-2025 dönemini kapsayan Orta Vadeli Programda Türkiye’nin potansiyelinin artırılmasına yönelik hedefler için ilerlediklerini belirten Üstünsalih, “Yüksek katma değerli üretimi önceleyen Türkiye ekonomisi için nitelikli istihdam oluşturan, enflasyon ve cari açık yaratmayan, ağırlıklı olarak yurt içi tasarruflar ve yabancı yatırımlarla desteklenen, yeşil dönüşümü dikkate alan dengeli, istikrarlı ve kapsayıcı bir büyüme hayal değil.” ifadesini kullandı.
Üstünsalih, dünyadaki üretim ve tedarik haritaları değişirken Türkiye’nin coğrafi konum avantajı ve esnek üretim olanaklarıyla küresel ekonominin önemli üreticisi olma yönünde güçlü bir aday olduğunu ve Cumhuriyetin 100. yılında ön plana çıkacağını dile getirdi.
Bankacılık sektörünün de güçlü sermayesi ve teknolojik altyapısıyla Türkiye’nin fırsatları değerlendirmesinde kilit bir rol üstlenmeyi sürdüreceğini vurgulayan Üstünsalih, “Salgın boyunca nasıl ki ekonomik aktivitenin canlanması için üzerimize düşenleri canla başla yerine getirdiysek ülkemizin küresel ekonomideki dışsal oynaklıklara karşı direncinin artması için de aynısını yapacağız. VakıfBank olarak bu süreçte sermaye piyasası araçlarını çeşitlendirerek, uluslararası sürdürülebilirlik standartlarına uyum göstererek ve sürdürülebilir kaynaklar toplayarak toplumun her kesiminin ihtiyaçlarına yanıt vermeye devam edeceğiz.” şeklinde konuşmasını tamamladı.