Tüketicilerin daha ileri seviyede korunması amacıyla Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile Kat Mülkiyeti Kanunu’nda değişiklik öngören 7392 sayılı Kanun Resmi Gazete’de yayımlandı. Kanunun devre tatile ilişkin düzenlemeleri yayımı tarihinde, diğer düzenlemeleri ise 6 ay sonra yürürlüğe girecek.
Kanunda taksitle satış sözleşmelerinde tüketicinin temerrüde düşmesi halinde tüketiciler lehine düzenleme yapıldı. Söz konusu kanun ile taksitli satış sözleşmelerinde tüketicilerin taksitlerini ödeyememeleri nedeni ile kalan borcun tamamının satıcı veya sağlayıcı tarafından talep edilebilmesine ilişkin şartlardan biri olan ödenmeyen taksitler toplamının kalan borcun onda birini oluşturma kriteri, sözleşmede yer alan satış bedelinin onda biri olacak şekilde tüketici lehine değiştirildi. Bu düzenlemeyle tüketiciler, yasal takip başta olmak üzere cebri icra nedeni ile katlanmak zorunda oldukları maliyetlerde ilave vadeden yararlanacak.
TÜKETİCİ KREDİSİNİN TAMAMINI 14 GÜN İÇİNDE ÖDEYEN TÜKETİCİLER CAYMA HAKKINDAN YARARLANACAK
Tüketicilerin tüketici kredisi sözleşmelerinde 14 gün içerisinde cayma haklarını kullanarak sadece krediden yararlanılan döneme ilişkin faizi ödeyerek kapatabilecekleri kredi borçlarında, bu cayma hakkının kullanılmaması nedeni ile faize ilave olarak ödedikleri ücret ve komisyonların maliyetine katlanmaları önlenecek. Cayma süresi içerisinde kredi borcunun tamamını erken ödeyen tüketicilerin cayma hakkını kullandıkları kabul edilecek ve tüketiciler, iadesi gerekli ücretleri geri alabilecek.
BELİRSİZ SÜRELİ KREDİ SÖZLEŞMELERİNDE FAİZ ORANI DÜŞTÜĞÜNDE TÜKETİCİLER 30 GÜN BEKLEMEDEN İNDİRİMDEN FAYDALANACAK
Kredi kartı veya kredili mevduat hesabı gibi belirsiz süreli tüketici kredisi sözleşmelerine ilişkin mevcut düzenlemede faiz oranının artırılması veya düşürülmesi durumlarına ilişkin yeni belirlenen oranın yürürlüğe girmesi için 30 gün öncesinde tüketiciye bildirim şartı bulunuyor. Yapılan değişiklik ile tarafların mutabakatı ile tüketicilerin indirimli orandan bildirim süresi beklenmeksizin yararlanabilmesine imkan sağlandı.
TÜKETİCİ VE KONUT KREDİLERİNDE KREDİ İLE İLGİLİ OLMAYAN SİGORTALAR VE YAN FİNANSAL ÜRÜN VE HİZMETLER YASAKLANDI
Tüketici kredisi sözleşmesi kurulmasının kredi ile ilgili olanlar hariç olmak üzere yan finansal ürün ve hizmetlerin satın alınması şartına bağlanması yasaklandı. Bankaların sigortasız kredi seçeneğini de tüketiciye sunmak şartıyla kredi bağlantılı sigortayı da içeren bir teklifi tüketiciye sunabilmelerine olanak tanındı. Tüketici bu iki teklifi de kendi iradesi ile ister sigortalı, ister sigortasız teklifi tercih edebilecek.
MESAFELİ SÖZLEŞMELERDE ARACI HİZMET SAĞLAYICILARINA DEFA SORUMLULUK VE YÜKÜMLÜLÜKLER GETİRİLDİ
Tüketicilerin e-ticaret alışverişlerinde taraf olduğu mesafeli sözleşmelere ilişkin olarak aracı hizmet sağlayıcılara tüketicilerin bildirim ve taleplerini iletebilecekleri ve takip edebilecekleri kesintisiz bir sistemi kurma yükümlülüğü getirildi. Ayrıca aracı hizmet sağlayıcıların mesafeli sözleşmelerin bedel tahsilatına da aracılık etmeleri durumunda, bedel kendilerinde kaldığı sürece teslim veya ifa ile cayma hakkının kullanımında satıcı veya sağlayıcı ile tüketicilere karşı sorumlu oldukları düzenlendi.
DEVRE TATİL SÖZLEŞMELERİNDE YAŞANAN SORUNLAR DA YENİ DÜZENLEME İLE AZALIYOR
Devre tatil sektöründe faaliyet gösteren şirketlerin uymak zorunda oldukları kurallar tüketici lehine olacak şekilde yeniden düzenlendi. Ön ödemeli usulle devre mülk ve şahsi hakka konu devre tatil satışı yasaklanarak, bu tür satışlara ilişkin hükümler yürürlükten kaldırılarak tüketicilere sadece tamamen bitmiş ve işletilmeye hazır olan tesislerin satışının yapılması sağlandı.
Devre tatil satışının finansal kiralama yoluyla yapılması durumunda da devre tatil sözleşmelerine ilişkin Kanun hükümlerinin uygulanacağı düzenlendi. Tüketicilerin haklarının daha kapsamlı bir biçimde korunabilmesi amacıyla ayni hakka konu devre tatil sözleşmelerinin sadece Kat Mülkiyeti Kanunu’nda belirtilen usul ve esaslar çerçevesinde devre mülk sözleşmesi şeklinde kurulması zorunlu kılındı. Ayrıca kooperatif veya ticaret şirketi ortaklığı ya da dernek veya vakıf üyeliği şeklinde devre tatil hakkı tanınamayacağı belirtildi. Paravan şirketler kurularak tüketicilerin mağdur edilmesinin engellenmesi amacıyla devre tatile konu mal üzerinde ayni hak sahibi olmayanların devre mülk veya devre tatil satışı yapamayacakları da hüküm altına alındı.
Cayma süresi içinde tüketiciden ödeme veya borçlandırıcı belge alma yasağı devre mülk sözleşmelerini de kapsayacak şekilde genişletildi. Söz konusu yasağın ihlali halinde tüketicilere ödemelerinin derhal iade edileceği ve tüketiciyi borç altına sokan her türlü belgenin tüketici yönünden geçersiz olacağı düzenlendi.
Tüketicilerin şahsi hakka konu sözleşmelerde zamanla tesisinin eskimesi, hizmetlerin beklenen nitelikte sunulamaması, yüksek aidat ücretleri gibi sorunlar nedeniyle 99 yıla varan sözleşmeler nedeniyle sözleşmeleri feshedememeleri ve bu tesisler için her yıl yüksek aidat ücretleri ödemek zorunda oldukları göz önünde bulundurularak, şahsi hakka konu devre tatil sözleşmelerinde 10 yıllık azami süre sınırı getirildi. Bu düzenlemelere ek olarak tüketicinin en az doksan gün öncesinden devre tatili kullanmayacağını sağlayıcıya bildirmesi durumunda, o dönem için herhangi bir isim altında bedel alınmayacağı düzenlendi. Ayrıca 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu’nda öngörülen 15 günlük devre süresinin uzun bir süre olduğu ve dünya uygulamalarının genellikle yedi gün şeklinde olduğu dikkate alınarak, Kanun’da yer alan asgari süre yedi gün olarak değiştirildi.
YENİLENMİŞ ÜRÜNLER İLK DEFA KANUNLA DÜZENLEME ALTINA ALINDI
Cep telefonu gibi tüketicilerin sıklıkla değiştirdiği ve ithalatta önemli bir yer tutan ürünlerin Ticaret Bakanlığı tarafından yetkilendirilen Yenileme Merkezleri aracılığıyla donanım, yazılım veya fiziki özelliklerinde iyileştirme yapılarak en az bir yıl süre ile garantili olacak şekilde tüketicilere yeniden satılması sağlanacak. Böylelikle hem tüketiciler garantili ve güvenli ürünlere ulaşmış olacak hem de israfın önlenmesine ve yeşil dönüşüme büyük katkılar sağlandı.
SAHTE YETKİLİ SERVİS SORUNUNA NEŞTER VURULDU
Yetkili servis istasyonları dışında tüketicilere hizmet sunan özel servis istasyonlarının yetkili servis istasyonu algısı oluşturacak şekilde hizmet vermesinin önlenmesini teminen özel servis istasyonlarına servis fişi, tabela ve broşür gibi her türlü tanıtım ve faaliyetlerinde “özel servis” ibaresi kullanma zorunluluğu getirilecek.
Garanti süresi tamamlandıktan sonra yedek parçanın temin edilememesi, servis istasyonunun bulunmaması gibi gerekçelerle satış sonrası hizmetin verilmemesi gibi durumların önüne geçilmesi amacıyla Ticaret Bakanlığınca belirlenen kullanım ömrü süresince tüketiciler, üretici ve ithalatçılardan zararlarının tazminini talep edebilecek.
TÜKETİCİ HAKEM HEYETLERİNİN GÖREV SINIRI 30 BİN LİRAYA ÇIKARILDI
Tüketiciler için etkin ve masrafsız bir hak arama yolu olan Tüketici Hakem Heyetleri’ne başvuru sınırı 15 bin 430 liradan 30 bin liraya çıkarıldı. Tüketicinin yerleşim yeri veya tüketici işleminin yapıldığı yerde karar veren tüketici hakem heyetinin bulunmaması halinde bu tüketicilerimizin herhangi bir hak kaybına uğramadan o yer kaymakamlıklarına başvuru yapılabilmesine imkan sağlanıyor. Yapılan düzenlemeyle tüketici hakem heyetlerinin bilgi ve belge isteme yazıları ile diğer yazışmalarının ve kararlarının görülen uyuşmazlığın tarafları veya vekillerine elektronik ortamda tebliğine olanak sağlandı.
Kanunda yapılan değişiklikle tüketicilerin tüketici mahkemesine erişiminin kolaylaştırılması amacıyla tüketici hakem heyeti kararlarına karşı yapılacak itirazlarda, kararı veren tüketici hakem heyetinin bulunduğu yerdeki mahkemeye yapılmasının yanında tüketicinin yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinin de yetkili olması düzenlenecek. Bu düzenlemelere ek olarak satıcı veya sağlayıcılar tarafından mevcut olduğu halde tüketici hakem heyetine sunulmayan bilgi veya belgenin sonradan tüketici mahkemesine sunulması nedeniyle hakem heyeti kararının iptali halinde tüketici aleyhine yargılama giderine ve vekâlet ücretine hükmedilmeyeceği düzenleniyor.
“Ceza hükümleri” başlıklı 77’nci maddede yapılan değişikliklerle Kanun’a aykırılık halleri için öngörülmüş bazı idari para cezaları, fiilin ağırlığı, failin kusuru ve ekonomik durumu dikkate alınarak ve orantılılık, ölçülülük ve caydırıcılık ilkeleri gözetilerek yeniden düzenleniyor. 6502 sayılı Kanun’da yer alan cezalar tekrar gözden geçirilerek, cezaların uygulanabilir ve caydırıcı olmasını teminen gerekli değişiklikler yapıldı. Maddede getirilen en önemli düzenlemelerden biri tüketicilerle ön ödemeli devre tatil sözleşmesi kuran veya kurulmasına aracılık edenler hakkında üç yıldan altı yıla kadar hapis cezası uygulanmasına yönelik düzenleme oldu. Dikkat çeken diğer bir düzenleme ise internet üzerinden yapılan tüketicileri aldatıcı ve mevzuata aykırı reklamlar hakkında Reklam Kurulu’na erişimin engellenmesi kararı verme yetkisi tanınması oldu.