Son derece merakla beklenen haziran ayı TÜFE oranları açıklandı. Çünkü yılın ikinci yarısından itibaren TÜFE oranları düşme eğilimine gireceği ve 2024 yılı sonunda %38-42 aralığında gerçekleşeceği ekonomi yönetimi tarafından açıklandı.
TÜİK tarafından açıklanan haziran ayı tüketici fiyat endeksine göre aylık %1,64, yıllık %71,60 oranında fiyatların arttığı söyleniyor. TÜİK bildiğiniz gibi bir devlet kurumudur ve her vatandaş güvenmek durumundadır. Ancak şimdiye kadar olduğu gibi verilen bilgiler inandırıcı değildir.
Geçtiğimiz günlerde akaryakıt, tekel, elektriğe yapılan zamlar verilere dahil değildir ve temmuz oranlarını etkileyecektir. TÜİK in enflasyon hesabında ayın 24 üne kadar olan fiyat değişiklikleri mevcut,24 ünden sonra gelen zamlar ise mevcut değildir. Özellikle haziran ayında yapılması gereken fiyat artışları ay sonlarına bırakılarak enflasyonun düşük çıkması sağlanmış olabilir. Ayrıca en önemli konu yılın ikinci yarısında yapılacak olan emekli ve memur zamları için yılbaşından haziran sonuna kadar oluşan enflasyon oranı baz alınacağından TÜFE oranları düşük çıkmaktadır veya çıkarılmıştır. Asgari ücret ise yılbaşında belirlendiği gibi yılsonunda değerlendirileceği sık sık tekrarlanmaktadır.
Yukarıdaki hesaplara göre özellikle emekliler her dönem olduğu gibi bu dönem de yoksulluğa mahkûm olmaya devam edeceklerdir. Çünkü enflasyon hesaplarına göre yılbaşından haziran sonuna kadar oluşan tüketici fiyat endeksi %24,73 tür ve %25 olarak alınabilir. Buna göre kök maaşı 8000 TL ve altında olan emeklilerin zam alamayacağı gerçektir. Kök maaşlarına yapılacak %25 zam 10000 TL’yi bulmasa da daha önce olduğu gibi devlet tarafından 10000 TL ye çıkarılacağı için hiç zam almayacaklar aynı maaşa yaşam savaşı vermeye devam edeceklerdir.
TÜİK rakamlarının gerçekçi olmadığı, çarşıda, pazarda, markette yaşanan enflasyonun neredeyse iki katı olduğu bir gerçektir. Hepimiz en azından gıda ihtiyaçlarımız için bazı fiyatları gözlemlemek zorundayız ve yapılan gözlem sonucu fiyatlar neredeyse günlük artıyor. Son yapılan elektrik ve akaryakıt zammından sonra sadece söz konusu ürünler değil, iğneden ipliğe her ürüne zam geleceği aşikardır ve oran da yüksek olacaktır. Bir diğer konu da vergilerde zorunlu olarak (bütçe açığı ve dış borçlar nedeniyle) yapılacak düzenlemeler de zam olarak bizlere yansıyacaktır. Bu durumda enflasyonun yılın ikinci yarısında düşme eğilimine girmesi epeyce zor gözüküyor. Son yapılan elektrik ve akaryakıta yapılan zamlar da baz etkisini azaltacaktır veya etkisini göstermeyebilir. Onun için gözlerimiz şimdiden temmuz ayı Tüketici fiyat endeksinin TÜİK tarafından nasıl açıklanacağındadır.
Ayrıca İstanbul ticaret odası tarafından İstanbul’un haziran ayı TÜFE oranı alık %3,42, yıllık %82,14 olarak açıklanmıştır ve bu oranlar bile gerçek enflasyondan düşüktür. Ekonomi bilim insanları kurulu tarafından (ENAG) hesaplanan oran ise yıllık %113 tür.
Yukarıdaki bilgilerden sonra emekli maaşlarına yapılacak %25 zam kesinlikle çözüm değildir. Hazine ve maliye bakanımızın sözünü ettiği” maaş ve ücretlere zam yapılması enflasyonu arttırır” sözü gerçeği yansıtmamaktadır. Büyük şirketlerin silinen vergi borçları, yap işlet devret projelerine giderek döviz kurlarına göre çoğalan ödemeler, devletten üç beş maaş alan bazı kimseler emekli ve asgari ücrete verilecek zamların kat be kat üstündedir. Geçtiğimiz günlerde açıklanan tasarruf tedbirleri paketinin uygulanması halinde devletin 286 milyar TL tasarruf edeceği açıklanmıştı. Hâlbuki silinen vergi borçları 636 milyar TL olduğuna göre neredeyse üçte bir oranında tasarruf sağlanacaktır. Her konuya kaynak var, emeklilere gelince kaynak yok. Kabul edilemez bir durumdur. Yeni düzenlenen vergi paketine göre kuryelerden vergi alınacağı, engelli haklarının elinden alınacağı yazılıp çizilmektedir. Bu durumda uzun yıllardan bu yana vatandaşlarımızdan istenen fedakârlık devam edecektir ve sonuçta vatandaşın tasarruf edebilmesi mümkün olmadığı için yoksullaşma oranı yükselmeye devam edecektir.
TÜİK verilerine göre haziran ayı TÜFE oranları aşağıdaki gibidir;
Tüketici fiyat endeksi (TÜFE) yıllık %71,60, aylık %1,64 arttı
TÜFE’deki (2003=100) değişim 2024 yılı haziran ayında bir önceki aya göre %1,64, bir önceki yılın aralık ayına göre %24,73, bir önceki yılın aynı ayına göre %71,60 ve on iki aylık ortalamalara göre %65,07 olarak gerçekleşti.
Bir önceki yılın aynı ayına göre en az artış gösteren ana grup %47,84 ile giyim ve ayakkabı oldu. Buna karşılık, bir önceki yılın aynı ayına göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise %107,11 ile eğitim oldu.
Ana harcama grupları itibarıyla 2024 yılı haziran ayında bir önceki aya göre en çok azalan ana grup %-0,58 ile giyim ve ayakkabı oldu. Buna karşılık, 2024 yılı haziran ayında bir önceki aya göre artışın en yüksek olduğu ana grup ise %3,79 ile konut oldu.
Endekste kapsanan 143 temel başlıktan (Amaca Göre Bireysel Tüketim Sınıflaması-COICOP 5’li Düzey) 2024 yılı haziran ayı itibarıyla, 35 temel başlığın endeksinde düşüş gerçekleşirken, 5 temel başlığın endeksinde değişim olmadı. 103 temel başlığın endeksinde ise artış gerçekleşti.
Özel kapsamlı TÜFE göstergesi (B) yıllık %70,40, aylık %1,90 oldu
İşlenmemiş gıda ürünleri, enerji, alkollü içkiler ve tütün ile altın hariç TÜFE’deki değişim, 2024 yılı haziran ayında bir önceki aya göre %1,90, bir önceki yılın aralık ayına göre %25,39, bir önceki yılın aynı ayına göre %70,40 ve on iki aylık ortalamalara göre %68,25 olarak gerçekleşti.
Yukarıdaki TÜİK bilgilerine göre (ENAG, İTO enflasyonu değil) halkın en çok ihtiyacı olduğu faktörlerin ortalamasını alacak olursak;(Eğitim: %107,11+Konut: %94,72+Ulaştırma: %65,67+Sağlık: %78,51) /4=%86,50 olacaktır. Yani TÜİK rakamlarını baz aldığımız zaman yıllık tüketici enflasyonu %86,5 tur.
Aynı hesaplamaları aylık bazda yaptığımızda (Konut: %3,79+Eğitim: %3.47+Ulaştırma: -0,13+Sağlık: %1,69) /4=2,20 bu sonuç aylık enflasyonu göstermektedir.
Sonuç olarak en düşük emekli maaşı asgari ücrete eşitlenmeli ve her ay TÜİK verilerine göre güncellenmelidir.
ZAFER ÖZCİVAN
Ekonomist-Yazar