Türkiye Perakendeciler Federasyonu’ndan (TPF) yapılan açıklamaya göre, federasyonun, Türkiye genelindeki yerel zincirler arasında birlik ve beraberliği güçlendirmek ve sektördeki gelişmeleri değerlendirmek amacıyla her ay farklı bir ilde düzenlediği yönetim kurulu toplantılarının sonuncusu Bartın Amasra’da gerçekleştirildi.
TPF Yönetim Kurulu üyeleri ile Düzce, Bartın, Zonguldak, Karabük ve Devrek’te faaliyet gösteren Karadeniz PERDER’in bazı üyelerinin katılımıyla gerçekleştirilen ve gıda perakendesindeki gelişmelerin ele alındığı toplantı 2 gün sürdü.
Açıklamada, toplantıdaki konuşmasına yer verilen TPF Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Düzgün, Perakende Yasası’nda var olan eksik ayaklar nedeniyle rekabetin kalmadığını, sektörde bir tekelleşme olduğunu ve yerel işletmeciler ile esnafın zor bir duruma sürüklendiğini savundu.
Yaklaşık 10 yıldır Perakende Yasası’ndaki eksikliklere ve alınması gereken önlemlere yönelik önerilerini paylaştıklarını aktaran Düzgün, “2015’ten itibaren discount marketlerdeki mağaza açılışlarının tekelleşmeye doğru gittiğine işaret ettik. Son 10 yılda mağaza sayısı yüzde 395 artışla 42 bin adede ulaştı. 128 bin bakkal, 5 bin 600 akaryakıt istasyonundaki marketler, 27 bin büfe ve diğer noktaları eklediğimizde müthiş bir mağaza enflasyonu ile karşı karşıyayız. Türkiye’de 400-500 kişiye bir market düşerken, Avrupa’da bu rakam 3-3 bin 500 olarak öne çıkıyor. Önümüzdeki 5 yıl içinde 13 binin üzerinde yeni market açılması bekleniyor. Bugün gıda perakendesindeki sektör payı yüzde 79 olan discount marketlerin (zincir) payının yüzde 81’e ulaşması öngörülüyor. Discount marketler tekelleşme yolunda hızla ilerliyor. Bu gidişata Perakende Yasası ile ivedi önlem alınmalı.” ifadelerini kullandı.
“Bu durum üretici ve tüketiciye zarar verecek”
Ömer Düzgün, yerel zincirlerin rekabete karşı olmadığını, yerel üretici ve yerel perakendecinin gıda sektörünün sigortası ve teminatı olduğunu belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bizler tek bir mağazamızda 3-5 değil, 20-25 hemşerimize istihdam sağlıyoruz. Toplam 5 bin mağazamızda istihdam sayımız 100 bini aştı. Mağaza açılışlarının bu şekilde devam etmesi demek, önümüzdeki süreçte alt alta, yan yana, üst üste market açılışları devam edecek demek. Bu durum, gidişat, sadece gıda perakendesindeki işletmecilere değil, üreticiye de tüketiciye de zarar verecek.”
Düzgün, fiyat artışlarına değinerek, “Biz zincirin son halkasıyız. Üreticiden aldığımız ürünü vatandaşımız ile buluşturuyoruz. Bizden kaynaklı olmayan fiyat artışları konusunda son 2 yıldır hiç olmadığı kadar müşterilerimiz ile karşı karşıya kaldık” ifadelerini kullandı.
Zincir marketlere karşı zaten haksız fiyat artışı yapamayacaklarını belirten Düzgün, yerel marketlerde en az 5 bin çeşit ürünün yer aldığını, farklı markalara ait aynı ürünü bulmanın mümkün olduğunu kaydetti.
Düzgün, Perakende Yasası ile zincir marketlerde “private label” ürünlere alternatif olarak farklı markalara ait 2-3 ürünün yer alması gerektiği çağrısında bulundu.
“Siyaseti ve devletimizi hedef alan açıklamaları kabul etmiyoruz”
TPF Yönetim Kurulu Başkanı Düzgün, siyaseti ve devleti hedef alan açıklamaları asla kabul etmediklerini ve etmeyeceklerini belirterek, şunları kaydetti:
“Sergilenen tavır, bizleri ve vatandaşlarımızı üzmüş, rencide etmiştir. Bizler vatandaşımızın alım gücünü artıracak önlemleri, sektörümüzün sorunları, ülkemize sağlayacağımız katma değerlere odaklanmalı, projeleri hayata geçirmeliyiz. Bugün olduğu gibi gelecekte de bu denli açıklamaların karşısında olacağız. Yerel zincirler olarak her zaman devletimizin, milletimizin yanındayız. Sektörümüzdeki sorunlara birlikte çözüm bulmak için hazırız.”