Elif KARACA

Avrupa Sanayi ve Ticaret Odaları Birliği (Eurochambres) Başkanı Luc Frieden Türkiye’nin coğrafi konumu ve Gümrük Birliği sayesinde Avrupa endüstrisine önemli bir tedarikçi olma konusunda ciddi bir avantaja sahip olduğunu, ancak yatırımlar için çekici bir adres olmanın coğrafi yakınlıktan daha fazlasını gerektirdiğini söyledi. DÜNYA’nın sorularını yanıtlayan Freiden, hukukun üstünlüğü, iyi yönetişim, işleyen ve bağımsız bir yargı sistemi ve mülkiyet haklarının güvende olması gibi koşulların önemine dikkat çekerek, “Türkiye bu temel gereksinimleri ne kadar iyi karşılarsa, o kadar çok iş çekecektir” şeklinde konuştu.

Türkiye ile Gümrük Birliği’nin, AB’nin herhangi bir üçüncü ülkeyle sahip olduğu en gelişmiş ticari ilişkilerden biri olduğunu belirten Freiden, Gümrük Birliği’nin modernizasyonu ve güncellenmesinin Avrupa’nın ticaret politikasındaki en karmaşık projelerden biri olduğunu, Yeşil Mutabakat’ın Türkiye ile AB arasındaki Gümrük Birliği’nin modernizasyonu bağlamında da görülebileceğini söyledi.

■ Türkiye, pandemi kaynaklı tedarik zinciri sıkıntıları nedeniyle avantajlı bir konuma sahip ve önemli alternatif tedarikçi ülkelerden biri olarak görülüyor. Önümüzdeki dönemde bunun sürdürülebilir olacağını düşünüyor musunuz?

Ekonomide küreselleşmenin devam etmesi Avrupalı şirketler açısından da olumlu. Bununla birlikte, Asya’dan Avrupa’ya tedarik zincirlerinin yeniden düzenlenmesi, özellikle kriz zamanlarında küresel pazarlara daha az bağımlı olmak için mantıklı. COVID-19 krizi ve tüm endüstriyel sektörlerde yaşanan çip sıkıntısı nedeniyle pek çok Avrupalı şirket uzun tedarik zincirlerini yeniden gözden geçiriyor. AB’ye komşu ülkelerin tamamı tedarikçileri kendilerine çekerek bundan yararlanabilir Esasında bu hem Türkiye hem de Avrupa ülkeleri içi bir fırsat.

■ Türkiye’nin lokasyon avantajı Avrupa ülkeleri için uzun süreli bir tercih olmasını sağlayabilir mi?

Türkiye’nin coğrafi konumu, sanayisi için önemli bir avantaj oluşturuyor. Türkiye ekonomisi 25 yılı aşkın bir süredir Gümrük Birliği aracılığıyla AB ile ilişki içinde. Eurochambres Gümrük Birliği’nin geliştirilmesi ve modernizasyonuna ilişkin tartışmaları aktif olarak takip etmektedir. Avrupa ve Türk iş çevreleri arasındaki ve iş çevreleri ile kamu otoriteleri arasında diyalog ve karşılıklı anlayış büyük önem taşıyor. Eurochambres, “Türkiye AB İş Diyaloğu” projesini Türk üyemiz TOBB ile yakın işbirliği içinde başarıyla yürütmektedir. Bu girişim, Avrupa’da bulunan sanayi ve ticaret odalarının AB-Türkiye ekonomik ilişkilerini ve karşılıklı anlayışı geliştirmek amacıyla 20 yılı aşkın süredir yürüttüğü faaliyetlere dayanmaktadır.

■ İhracatı artırmak hükümetin önceliklerinin başında geliyor. Türkiye bu hedefe ulaşmak için ne yapmalı?

Bugün Türkiye’nin toplam ihracatının yaklaşık %40’ı zaten AB ile gerçekleşmektedir. Genellikle işletmeler, en büyük ticari fırsatlarının nerede olduğunu çok iyi bilirler. Gümrük Birliği kapsamındaki ürün grupları, 2021’de yaklaşık 40 milyar Euroluk otomotiv, hazır giyim ve kimyasallarla Türkiye’nin AB’ye ihracatının başında geliyor. Türkiye ve diğer Avrupa ülkeleri arasındaki ticaretin, hem ithalat hem de ihracat olmak üzere pek çok ürünü içerecek şekilde daha da artması mümkün.

■ Türkiye, Avrupa’dan uzak konumu nedeniyle Çin’i daha ağır etkileyen tedarik zinciri sorunları nedeniyle Çin’den pay alabilir mi? Türkiye bu avantajı kendisine daha faydalı kılmak için ne yapmalı?

Türkiye coğrafi konumu ve Gümrük Birliği nedeniyle, Avrupa endüstrisi için önemli bir tedarikçi olma konusunda ciddi bir avantaja sahip, ancak yatırımlar için çekici bir adres olmak coğrafi yakınlıktan daha fazlasını gerektiriyor. Hukukun üstünlüğü, iyi yönetişim, işleyen ve bağımsız bir yargı sistemi ve mülkiyet haklarının güvende olması gibi koşullar temel gereksinimler. Türkiye bu temel gereksinimleri ne kadar iyi karşılarsa, o kadar çok iş çekecektir. AB ve Türkiye, pandemic kaynaklı ekonomik ve sosyal hasarı onarmayı, toparlanmayı güçlendirmeyi ve gelecek nesiller için daha iyi bir gelecek hazırlanmayı hedefl iyor. Uzun vadeli işbirliğimiz içinde bu unsurların tamamının dikkate alınması gerekiyor. Yeşil Mutabakat, Türkiye ile AB arasındaki Gümrük Birliği’nin modernizasyonu bağlamında görülmelidir. Hem AB’nin hem de Türkiye’nin iddialı gündemlerinin olduğu, yeniden dönüşümü esas alan döngüsel ekonomi ve sanayide karbonsuzlaşma gelecekteki ilişkilerimizin temel unsuru haline gelmelidir. Yenilikçi Türk işletmeleri, Avrupa sanayiinin değerler zincirinin ayrılmaz bir parçasıdır.

■ Gümrük Birliği’nin güncellenmesi neden önemli?

Gümrük Birliği’nin modernizasyonu ve güncellenmesi Avrupa’nın ticaret politikasındaki en karmaşık projelerden biri. Orijinal anlaşma 1993’te müzakere edilen Türkiye ile Gümrük Birliği, AB’nin herhangi bir üçüncü ülkeyle sahip olduğu en gelişmiş ticari ilişkilerden biri durumunda ve 1995’ten bu yana AB-Türkiye ticaretini üç kattan fazla artırdı. Bununla birlikte, dünya o zamandan beri önemli ölçüde değişti, bu nedenle mevcut ve gelecekteki iş ihtiyaçlarına uyum sağlamak gerekiyor. Adaptasyon sadece kapsamı değil aynı zamanda uygulamayı da içermelidir. Hizmetlerin ve kamu ihalelerinin dikkate alınması, düzgün bir işleyişin sağlanması için uygulama ve kontrollerin daha iyi senkronize edilmesi gerekir. AB-Türkiye ilişkisi, güçlü ve derin bir ekonomik işbirliğine dayanmaktadır ve Eurochambres gibi kuruluşlar, bu ilişkileri tüm üye ülkelerin işletmeleri için faydalı olacak şekilde ele almak ve geliştirmek için katkı sağlar.

Eurochambres 20 milyonun üzerinde şirketi temsil ediyor

Avrupa Sanayi ve Ticaret Odaları Birliği (Eurochambres) 45 üye, 1700 bölgesel ve yerel odadan oluşan ağıyla 20 milyondan fazla şirketi temsil etmektedir. Eurochambres üyelerinin 25’i doğrudan üye olup, temsil ettiği şirketlerin yüzde 93’ünden fazlası KOBİ statüsünde yer almaktadır. Eurochambres üyelerinin istihdam sağladığı kişi sayısı 120 milyonun üzerinde yer almaktadır. Avrupa ülkelerindeki sanayi ve ticaret odalarının seslerini duyurmak, konumlarını güçlendirmek, iş dünyasına değer katan projelere katılımlarını artırmak, oda ağını geliştirmek, işletmeler için bağlantılar ve ortak programlar sağlama yönünde faaliyetleri bulanan Eurochambres’ın stratejik öncelikleri üç başlık altında sıralanmaktadır: iş dünyasındaki koşullar, pazarlardaki fırsatlar ve kaynaklara erişim. Lüksemburg’da adalet, savunma ve maliye bakanlığı görevlerinde bulunan Eurochambres Başkanı Freiden siyasetin ardından çeşitli şirketlerde ve bankalarda önemli pozisyonlarda bulundu. Belçika hukuku kapsamında 28 Şubat 1958 tarihinde düzenlenen Odalar Konferansı ile kar amacı gütmeyen uluslararası bir Birlik olarak Belçika yasalarına göre kurulan Eurochambres’a 1966’da katılan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) “ortak üye” statüsünde yer almaktadır. TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu 16 Ekim 2021’de, 2022-2023 yılları için Eurochambres Başkanvekilliği görevine yeniden seçildi.