Ülkeler dış ticaret işlemlerini gerçekleştirmeleri esnasında yurt dışına mal veya hizmet sattıkları zaman gelir kaynağı olarak kaydedilir., aynı şekilde yurt dışından mal veya hizmet aldıkları zaman ise ödeme yaparlar bu da gider kalemi olarak kayıtlarda yerini alır. Ödemeler ve tahsilatlar döviz olarak gerçekleştirilir. İşte yurt dışına yapılan ithalat ve ihracatın ve gelir giderin oluşturduğu dengeye cari denge denir.
Ödemeler dengesi hesaplarında yer alan net hata ve noksan kalemi, işte bu işlemler sırasında kaynağı belirlenemeyen döviz giriş veya çıkışına denilmektedir. Ödemeler dengesi toplamı sıfıra eşit olmalıdır. Cari denge açık vermişse finans dengesinde bu açığın nasıl karşılandığı (borç, sermeye girişi, hisse senedi satışı gibi) yazılıdır. Bu ikisi arasında bir fark oluşmuş ise bu fark net hata ve noksan olarak yorumlanır. Yani net hata ve noksan kalemi kaynağı bilinmeyen bir döviz giriş çıkışı olduğu kabul edilir.
Net hata ve noksan kalemi, genel olarak ölçüm yanlışlıkları veya tablodaki verilerin eksik veya fazla gösterilmesinin bir sonucudur.
Net hata ve noksan oluşmasının nedenleri
*Zaman faktörü: İhraç edilen malın gümrükten çıkış tarihi ile alınacak mal bedelinin gelişinin farklı tarihlerde gerçekleşmesi sonucu oluşan kur farkları.
*Gümrük beyannamesinde yapılabilecek hata ve yanlış işlemler. Örneğin bir veya birkaç malın gümrük tarife istatistiki pozisyonlarının yanlış yazılması.
*Kayıt dışı yapılan işlemler: Gelir kalemlerinin kayda girmemesi veya finansal işlemlerin kayıt dışı olarak gerçekleşmesi.
*Anketlerdeki ölçüm hatası: Herhangi bir sektörün yurda getirisinin hesaplanması için yapılan anketlerin gerçeklere uygun yapılmaması.
Ülkemizin ödemeler dengesinde son birkaç yıldan bu yana yüksek miktarlı net hata ve noksan kalemi yer almaktadır ve bu hataların sebebinin basit hata ve eksikliklerden kaynaklandığı ve kayıt dışı döviz girdisi olduğu tahmin edilmektedir. Günümüzde Birleşik Arap Emirlikleri, Rusya gibi ülkelerden ülkemize döviz girişi olduğu yönünde öngörüler vardır. Ancak bunların doğru olduğu yönünde kesin bilgi yoktur.
Aşağıdaki grafiklerden ilkinde Türkiye’nin 1985’den bu yana cari dengesi (kırmızı eğri), ikincisinde ise Türkiye’nin yine 1985’den bu yana ödemeler dengesinde oluşan net hata ve noksan kalemi (yeşil eğri) gösteriliyor (bu grafiklerin derlediği Merkez Bankası verileri de ekte yer alıyor.)
İlk grafikte cari açığın 2001 öncesine göre ne kadar büyüdüğü net bir biçimde görülebiliyor. İkinci grafik ise net hata ve noksanın 2001 sonrasında adeta normal bir finansman kalemi haline gelerek cari açığın finansmanında önemli bir rol oynadığını ortaya koyuyor. Gerçekten de 2016 yılında 32,6 milyar Dolar tutarındaki cari açığın 22,3 milyar Dolarlık bölümü doğrudan yatırım, portföy yatırımı, diğer yatırımlar, 0,8 milyar Dolarlık kısmı rezervlerle finanse edilirken 11,1 milyar Dolarlık kısmı da kaynağı bilinmeyen net hata ve noksan kalemiyle finanse edilmiş bulunuyor.
Net hata ve noksan kalemi genellikle belirsiz olduğu için somut bir formül veya oranı mevcut değildir. Ancak net hata ve noksan kalemi sürekli olarak artı veya eksi pozisyonunda gerçekleşmekte ise, kayıtlar, anketler ve hesaplamalarda ve anketlerde doğru işlem yapılmadığı anlamı çıkacaktır
Son yıllarda net hata ve noksanda ortaya çıkan yüksek miktarlı pozitif değerlerin Türkiye’ye farklı yollardan giren Körfez parası olduğu iddiaları ortaya atılmaktadır. Bu iddianın karşısında ve yanında birer görüş var: (1) Böyle bir giriş mümkün olamaz çünkü kimse kimseye babasının hayrına bedava para vermez. (2) Bu girişler bedava değildir, karşılığı vardır.
İlk görüş için ek bir şey yazmaya gerek yok çünkü çok açık. Ama ikinci görüşü açıklamak gerekir. Diyelim ki USD/TL kuru 18 TL. iken Türkiye’ye 1 milyar Dolar getirildi ve hemen TL’ye çevrilerek 18 milyar TL alındı. Bu para bir yandan gecelik faizde para kazanırken bir yandan da büyük bir döviz girişine yol açtığı için TL’nin USD karşısında değerlenmesini sağladı. Diyelim ki USD/TL kuru 15’e indiğinde bu para Dolara çevrildi. Bu işlemde 15 milyar TL 15TL kurla çevrildiğinde 1. milyon Dolar eder. Doğal olarak bu çevirme sırasında USD/TL kuru da bir miktar yukarı gider ama 18’e kadar gitmez. Böylece parayı getiren 3 milyon Dolar kazanırken USD/TL kuru da 18 TL’den muhtemelen 16’lara gerilemiş olur (Doğal olarak burada basitleştirerek anlattığım bu iddia doğruysa bu işlemler tek seferde değil yavaş yavaş yapılarak piyasa regüle ediliyor olmalı.) Bu ikinci görüşün en zayıf noktası banka sisteminin devrede olmadığı bir ortamda (banka sistemi devrede olsa para kayda girer) bu kadar büyük paranın nasıl getirilebileceği meselesidir.
Ek: Net Hata ve Noksan (duvar gazetesi)
Yukarıdaki yazıda paraborsa.net sitesinden faydalandım.
ZAFER ÖZCİVAN
Ekonomist