Yener KARADENİZ
İSTANBUL – Gerek ekonomik durgunluk gerekse koronavirüs, geleneksel ticaretin şeklini de değiştirdi. Sadece Türkiye’nin değil, dünyanın da en büyük açık hava alışveriş merkezleri arasında yer alan Laleli’de hem tasarruf hem de koronavürüsten korunmak amacı ile geleneksel ticaret, mesajlaşma ve arama uygulamaları Whatsapp ve Telegram üzerinden gerçekleştirilmeye başlandı. 2019’da 3 milyar doları aşkın ihracatın yapıldığı bölgede ihracatın yüzde 50’si bu yolla gerçekleştirilirken, koronavirüs salgını nedeni ile söz konusu oranın daha da artması bekleniyor.
Laleli Sanayici ve İşadamları Derneği (LASİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Gıyasettin Eyyüpkoca, “Geçtiğimiz yıl Laleli’de ihracat bir önceki yıla göre yüzde 20 artış göstererek 3 milyar doları aştı. Bu ihracatın yarıya yakını Whatsapp ve Telegram üzerinden gerçekleştirildi. Üyelerimiz 2 yıldır ticareti söz konusu uygulamalar üzerinden gerçekleştiriyor. Bu oran yüzde 40-50’lere ulaştı. Ekonomik durgunluk yüzünden tasarruf amacı ile başlayan yöntemin koronavirüs salgını sonrası daha da artmasını bekliyoruz” dedi.
Tasarruf etmek amacı ile başladı
Eyyüpkoca, süreci şöyle aktardı: “Yeni modeller çıkınca uygulamalar üzerinden modeller müşterilere iletiliyor. Müşteri modelleri inceliyor, siparişini veriyor ve parasını gönderiyor. Sen de ürünü müşterilere gönderiyorsun. Benim kendi firmamda satışların yarısı bu şekilde gerçekleştiriliyor. Şu anda her yerde ekonomik durgunluk var. Müşteri, bilet, otel, yeme içme ücretlerini hesaplıyor. Onlar için de önemli bir tasarruf. Bu para ile daha fazla mal almayı tercih ediyor. Laleli’nin yüzde 40-50’si bu yöntem ile ihracat yapıyor.”
İlk çeyrek bekleneni vermedi
Laleli, 7 bin esnaf ve 50 bini aşkın çalışanı ile Türkiye’nin en büyük tekstil merkezlerinden biri. Bölgede büyük kısmı kadın hazır giyimi olmak üzere erkek hazır giyim, deri, kürk ve otelcilik gibi 7-8 alt başlıkta faklı sektör kümelenmiş durumda. Başkan Gıyasettin Eyyüpkoca, geride bıraktığımız yıl, bölgedeki iş hacminde yüzde 20’lik bir artış yaşandığını ve yılı 2.5-3 milyar dolar ile tamamladıklarını anlattı. Bu yıla ise umutlu başladıklarını söyleyen Eyyüpkoca, “Rusya ile ilgili umutlarımız vardı. Ne yazık ki ülkedeki büyüme buraya etki etmedi. Dünyada zaten bir ekonomik durgunluk var. Şimdi de koronavirüs çıktı. İnsanlar dışarı çıkmaya, toplu alanda olmaya korkuyor. İlk çeyrek bu nedenle çok da istediğimiz gibi başlamadı” dedi.
Sınır kapısı açıldı atölyeler boş kaldı
Öte yandan koronavirüsün tekstil sektöründe siparişlerin Türkiye’ye kayması gibi bir sonucu da doğurduğunu dile getiren Eyyüpkoca, “AB, şu anda özellikle tekstilde Çin’e alternatif pazarlar arayışında. Kısa vadeli mallar ile alakalı ya Türkiye’ye ya Bangladeş’e ya da Vietnam’a gitmek zorundalar. Bu pay bölünecek. Ama bu bölündüğünde biz o kadar talebi karşılayacak pozisyonda mıyız? Hazırda yüzde 100 kapasite ile çalışıyoruz. Kapasite artışı için makine parkurumuz yeterli mi? Bir diğer sorun ise kalifiye eleman. Bu konuda şu an bile sıkıntı yaşıyoruz” dedi.
Özellikle Suriyeliler olmak üzere Afganistanlı sığınmacılar, en fazla tekstil sektöründe istihdam ediliyor. Sınır kapılarının sığınmacılar için açılması ile çalışan birçok işçi işlerini bırakarak AB’nin yolunu tuttu. Eyyüpkoca, “Atölyelerden bazılarında işçiler işi bırakarak gitmiş. Çalışacak insan yok. Çalışan herkes Kapıkule sınırına gitmiş, oradan AB’ye gidiyor. Bunlar Suriyeli ve benzeri ülkelerden gelen insanlar. Bu sorun daha da büyüyecek” dedi.
İran nedeni ile Bayrampaşa ve Merter, zor durumda
İran, Laleli için önemli bir pazar. Ülkede her yıl 21 Mart’ta Newroz Bayramı kutlanıyor ve söz konusu bayram ülkenin en çok önemsediği bayramlardan biri. Newroz Bayramı’nda ülkede 10 günlük bir tatil olduğunu anlatan Eyyüpkoca, “Bu 10 günlük tatilde Laleli’de ciddi alımlar oluyor. Şimdi İran kapandı. Laleli’de olmasa da Merter ve Bayrampaşa’da inanılmaz bir sıkıntı olacak. İran üreticilerin elde kalmış, sezon sonu, ucuz mallarını alıp onları rahatlatıyordu. İranlılar yok şimdi. O başlı başına bir sıkıntı iken şimdi Irak, Suriye, Libya, Lübnan, Mısır sıkıntıda. Etrafımızda bir ateş çemberi var. Etrafımız yanıyor. Biz komşularımız ile çok üst seviyede ticaret yapan bir bölgeyiz. Komşularımızın büyük bir kısmında bir sıkıntı var ve nereye gideceğini bilmiyoruz” diye konuştu.
Son zamanlarda oran yükselmeye başladı
1990’lı yıllardan beri Laleli’de faaliyet gösteren İntersan Tekstil Kurucusu Muhammed Sancaktar, Laleli’de iki yıldır ticaretin Whatsapp ve Telegram uygulamaları üzerinden gerçekleştiğini söyledi. Kendi şirketinde de iki yıldır ticaretin bu yolla gerçekleştiğini anlatan Sancaktar, “Biz ihracatımızın yüzde 40’ını bu şekilde gerçekleştiriyoruz. Bu yolla ticaret son zamanlarda daha da arttı. Hem tasarruf ediyorlar hem de şu anda gündemde olan koronavirüsten de korunuyorlar. Evet ülkemizde koronavirüs yok ama transit yolculuklarda bu tarz tehlikelerden kaçınmak için bu yönteme başvuran müşteri sayımızda artış var” dedi. Sancaktar, atölyelerde yaşanan işçi sıkıntısına da değinerek, atölyelerde çalışan eleman bulmakla ilgili sorunlar yaşanıyor. Sınır kapılarının açılması sonrası bu sıkıntı daha da arttı. Atölyelerde çalışanlar bırakıp sınır kapısına gitmiş olabilirler” şeklinde konuştu.
Laleli ilk mikro ihracatını Kazakistan’a yaptı
Ekonomi Bakanlığı, Türkiye İhracatçılar Meclisi ve LASİAD tarafından 19 Şubat 2019’da temelleri atılan Mikro İhracat Uygulaması 15 Şubat’ta resmen başladı. LASİAD Yönetim Kurulu Başkanı Gıyasettin Eyyüpkoca, ilk mikro ihracatı Kazakistan’a gerçekleştirdiklerini ve bölgedeki kayıt dışı ticareti bitirecek olan uygulama kapsamında bu yıl 300 milyon dolarlık ihracat hedeflediklerini anlattı. Mikro ihracat, brüt ağırlığı 150 kg ve 7.500 euro tutarına kadar olan ürünler için ETGB (Elektronik Ticaret Gümrük Beyanı) ile yurt dışına mal satışına verilen isim. Uygulama kapsamında verilen siparişler havalimanında tahsis edilen mikro ihracat antreposunda kayıt altına alınıyor ve özel fatura düzenlenerek oradan gideceği yere gönderiliyor. Bu sayede Laleli esnafının ihracatçı konumuna gelirken birçok avantajdan da yararlanma imkanına kavuşuyor. Eyyüpkoca, halin hazırda karayolu ile taşımacılıkta başlayan uygulamanın havayolu taşımacılığında da başlayacağını söyledi.
Ara malı ithalatına yerli üretimle son
Dünyanın en büyük ikinci ithalatçısı olan Çin’de özellikle tekstil sektörüne yönelik Türkiye’ye ara malı ihracatı durma noktasına gelmiş. Eyyüpkoca, “Fermuar, tela, astar, iplik, boya, aksesuar gibi bir çok ürünün ithalatında 1.5 aydır sıkıntı yaşıyoruz. Türkiye’de bunların üretimi yok. Belki bu kriz bu ürünlerin Türkiye’de üretilmesini sağlayacak. Şimdi özellikle aksesuarda yatırımların başladığını duyuyoruz. Fermuar ve astarda Güngören ve Merter’de ithal ürünlerin Türkiye’de üretilmesine yönelik yatırımlar yapılıyor” dedi. İntersan Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı ve LASİAD Başkan Yardımcısı İsmail Dark ise özellikle yan aksesuar ürünlerinde sıkıntı yaşadıklarını anlatarak, “Bu ürünler sadece Çin’den geliyordu. Herkes stok yapıyor. Fiyat artmaya başladı. Merter, Bağcılar ve Güngören’de bu ürünleri yapmaya başladılar” dedi.