Dünya genelinde yoğun makroekonomik veri akışı karışık sinyaller vermeyi sürdürüyor.
Dün ABD’de açıklanan ISM imalat dışı Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) 56,5’e yükselirken, fabrika siparişleri de yüzde 1 artarak beklentileri geride bıraktı.
Fed’in ultra şahin adımlarına karşın ekonominin soğuma sinyallerinin zayıf kalması ve enflasyon riskinin etkinliğini koruması piyasalarda risk algısını artırırken, bankanın faiz artırımlarına beklenenden daha uzun süre devam edebileceği fiyatlanıyor.
Buna göre para piyasalarında Fed’in nihai faiz oranına ilişkin beklentiler 9 baz puan artışla yüzde 5’in üzerine çıkarken, tahvil piyasalarında da satış bakısı güçlendi.
ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi dün yaklaşık 10 baz puan yükselerek yüzde 3,61 seviyesine çıkarken, 3 aylık hazine bonosu getirisi ise 4 baz düşerek yüzde 4,30’a indi.
Söz konusu fiyatlamalar resesyon endişesinin sınırlı da olsa gerilediğini gösterirken, ülkenin gelecek 12 ila 18 ay arasında resesyona gireceğine yönelik fiyatlamalar güçlü kalmayı sürdürüyor.
Öte yandan, para piyasalarındaki fiyatlamalarda Fed’in gelecek hafta 50 baz puan faiz artıracağına ilişkin beklentiler yüzde 80 seviyesinde seyrederken, şubatta 25 baz puan faiz artışına gidileceğine yönelik beklentiler geriledi.
Fed’in para politikasına ilişkin beklentilerle dün yüzde 0,7 yükselen dolar endeksi, bugün 105,3 seviyesinde bulunuyor.
Güçlenen dolar karşısında emtia fiyatları geri çekilirken, altının ons fiyatı dün yüzde 1,7 değer kaybetmesinin ardından yeni günde yüzde 0,3 artışla 1.772 dolardan alıcı buluyor.
Brent petrolün varil fiyatı da dün yüzde 3,4’lük düşüşün ardından şu sıralarda yatay seyirle 83 dolardan işlem görüyor.
Dün, New York borsasında bu gelişmelerle satış ağırlıklı bir seyir izlenirken, S&P 500 yüzde 1,79, Nasdaq endeksi yüzde 1,93 ve Dow Jones endeksi yüzde 1,40 geriledi. ABD’de endeks vadeli kontratlar yeni güne sınırlı yükselişle başladı.
Avrupa’da açıklanan makroekonomik veriler resesyon endişesini beslerken, Avrupa Merkez Bankası (ECB) üyesi Gabriel Makhlouf dünkü açıklamalarında bankanın 50 baz puanlık faiz artışı ihtimalini göz önünde bulundurması gerektiğini dile getirdi.
Dün açıklanan verilerde hizmet sektörü ve bileşik PMI verileri çoğunlukla beklentilerin altında kalırken, Avro Bölgesi’nde perakende satışlar da öngörülenden fazla geriledi.
Dün Almanya’da DAX 40 endeksi yüzde 0,56, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 0,67 ve İtalya’da FTSE MIB endeksi yüzde 0,30 geriledi, İngiltere’de FTSE 100 endeksi ise yüzde 0,15 değer kazandı. Avrupa’da endeks vadeli kontratlar yeni güne de düşüşle başladı.
New York borsasındaki satış ağırlıklı seyir Asya borsaları ile bugüne de taşınırken, Çin’in “sıfır Kovid-19” politikasından vazgeçebileceği ve ekonomik aktivitenin tekrar güçlenebileceği beklentisi satış baskısını sınırlıyor.
Ülkede Kovid-19 önlemleri gevşetilemeye devam ederken, son olarak Pekin’de süpermarketlere girişte negatif Kovid-19 testi gösterme zorunluluğu kaldırıldı.
Öte yandan Avustralya Merkez Bankası bugün beklentiler doğrultusunda politika faizini 25 baz puan artırarak yüzde 3,1’e çıkartırken, faiz artışlarının devam edeceği sinyalini verdi.
Söz konusu gelişmelerle kapanışa yakın Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 0,3 ve Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,1 değer kazandı, Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 0,9 ve Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 1 geriledi.
Yurt içinde, dün açıklanan verilere göre Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) yüzde 2,88 artarak beklentilerin altında kaldı.
BIST 100 endeksi dün yüzde 0,1 gerileyerek 4.957,77 puandan kapanırken, dün yatay seyirle 18,6412’den günü tamamlayan dolar/TL, bugün bankalararası piyasanın açılışında 18,6342’den işlem görüyor.
Analistler, bugün yurt içinde reel efektif döviz kuru, yurt dışında ise Almanya’da fabrika siparişleri ve ABD’de dış ticaret dengesi verilerinin takip edileceğini belirterek, teknik açıdan BIST 100 endeksinde 4.900 puanın destek, 5.000 seviyesinin direnç konumunda olduğunu ifade etti.