Otomotiv sektörü önemli bir dönüşümden geçiyor. Bir yandan sıfır emisyona geçiş için elektrikli, hibrit ve hidrojen motorlu araç çalışmaları artarken, bir yandan da birbirleriyle haberleşen ve tamamen otonom şekilde ilerleyebilen araçlar için basamaklar hızlıca çıkılıyor. Tüm bunlar olurken araçların tasarımları da değişiyor. Özellikle elektrikle çalışan araçlarda enerjiyi mümkün olduğunca verimli kullanmak önemli olduğu için rüzgârı en iyi şekilde aktaran daha basit ve yuvarlak hatlı dış tasarımlar yaygınlaşıyor. Ancak, son dönemde otomotiv endüstrisinde tasarımı değişen önemli bir parça daha var ki, hem sektörü hem de sürücüleri ikiye bölmeyi başardı. Tartışmanın odağında tasarımı tabiri caizse “yeniden icat edilen” direksiyonlar var. Öyle ki, ilk içten yanmalı motora sahip otomobilin üretildiği (Mercedes-Benz Patent Motorwagen) 1885’ten bu yana yuvarlak tasarımla kullanılan direksiyonların yerini, ‘kelebek’ diye adlandırılan, üst kısmı olmayan direksiyon tasarımları almaya başladı.
Kelebek tasarımlı direksiyonu seri üretim modellerinde sunan ilk marka Tesla oldu. 2021 yılında amiral gemisi Model S’i yenileyen marka, ‘York’ ismini verdiği yeni kelebek görünümlü direksiyon sistemini de tanıttı. Bu sistem alışılagelmiş direksiyonların aksine üst bölümü tamamen kesik bir yapıdaydı. Görenlerin ilk tepkisi, direksiyonun bir kaç tur çevirilmesi gereken manevralarda ve ani durumlarda güvenlik sorunları yaratabileceği oldu. Tesla ise bu tasarımın, aracın ileri görüş açısını iyileştirdiğini ve yerleşik kameraların sürücünün göz hareketlerini daha doğru izlediğini söyledi. Şu anda Model S ve Model X’te sunulan kelebek direksiyon simidiyle ilgili ilk kullanıcı yorumları, özellikle geri manevralarda direksiyonun sürücüleri bir hayli zorladığı yönünde birleşiyor. Üstelik sosyal medyaya yansıyan birkaç video, sürücülerin kelebek direksyonlarla dönüşlerde bir hayli sıkıntılar çektiğini gözler önüne serdi. Kısacası bu direksiyon tasarımına alışmak için sürücülerin kas hafızalarını yeniden eğitmeleri gerekiyor.
JAPONLAR DA KATILDI
Tesla’nın ardından kelebek direksiyonu, seri üretim modellerine taşıyanlar Japonlar oldu. Japon üretici Toyota kısa süre sonra satışa sunacağı elektrikli otomobili bZ4X’le birlikte yeni kelebek direksiyonunu da ilk kez gösterdi. Bu direksiyon da tıpkı Tesla’da olduğu gibi üst kısmı tamamen kesik özgün bir kelebek tasarıma sahipti. Ardından, geçtiğimiz haftalarda Toyota’nın bünyesindeki premium otomobil üreticisi Lexus’un, bZ4X ile aynı platformu paylaşan RZ 450 modeli de kelebek direksiyonla birlikte dünyaya tanıtıldı.
Marka ‘One Motion Grip’ isimli direksiyon teknolojisini opsiyonel yani isteğe bağlı sunacağını açıkladı. Ancak, Lexus direksiyon sisteminde (Tesla’dan farklı olarak) mekanik bağlantıyı ve direksiyon kolonunu tamamen ortadan kaldırdığını ve direksiyon açısını otomobil hızına göre ayarlayabilen bir sistem geliştirdiğini bildirdi. Yurtdışından gelen ilk bildirimler de Lexus’un kelebek direksiyonun Tesla’ya göre daha kolay alışılabilir olduğu yönünde ancak yine de ciddi bir öğrenme süresi gerektirdiğinin altı çiziliyor.
Yeni direksiyon denemeleri ‘kelebek etkisi’ ile diğer markalara da yayılır mı bilinmez ama önümüzdeki yıllarda Türkiye’de de bu direksiyonları göreceğimiz kesin. Öte yandan, hem uzmanlar hem de sürücüler kelebek direksiyonla ilgili keskin bir ayrım yaşıyor. Bu ayrımın temelinde ise güvenlik endişeleri yatıyor. Bir kesim kelebek direksiyonların ani manevralarda ve rutin dönüşler esnasında sürüş güvenliğini riske atabileceğini belirtirken, bir kesim ise yeni tasarımı başarılı buluyor.
SÜRÜŞ TEKNİĞİ UZMANLARI NE DİYOR?
Kelebek direksiyonlarda fikir aslında oldukça basit. Firmalar bu durumu şöyle savunuyor, “Teknolojinin gelişmesi ve otonom sürüş özelliklerinin yaygınlaşmasıyla araçlar sürüşün önemli bir bölümünü kendi kendine gerçekleştirecek. Bu nedenle kabin içerisinde aslında tam anlamıyla bir direksiyona gerek kalmayacak. Üstelik, kelebek direksiyonlarla, sürücülerin davranışlarını izlemek ve göz hareketlerini algılamak daha kolay olacak. Bu sayede sürüş güvenliği arttırılacak.”
Ancak, normal bir direksiyonda manevra esnasında ‘elden ele’ verilen direksiyon hareketini kelebek direksiyonda yapmak imkânsız hale geliyor. Bu, sürüş güvenliğiyle ilgi soru işaretlerini beraberinde getiriyor. Konuyla ilgili görüşlerini aldığımız İleri Sürüş Teknikleri Uzmanı Yener Gülünay ise, “Yeni nesil araçlarda güvenlik sistemleri ve takip mesafeleri bilgisayarla otonom olarak takip ediliyor. Dolayısıyla kimi zaman isteseniz dahi aracı savurmak, yoldan çıkarmak imkânsız hale geliyor. Ancak, yüzde 100 güvenmek her zaman doğru değil. Ani manevralar yapılması gereken durumlarda veya bir şekilde kontrolü kaybettiğimiz anlarda, nelerle karşılaşacağımızı henüz bilmiyoruz. Yaygın şekilde kullanılınca daha iyi öğreneceğiz. Şimdilik kesin bir dille sakıncalı diyemeyiz ancak sürüş güvenliğini riske atma ihtimali var” yorumunda bulundu.