Türkiye yollarındaki elektrikli araç sayısı her gün artıyor. Akaryakıt fiyatlarının son bir yılda iki kat artması ise tüketiciyi elektrikli araçlara daha çok yaklaştırıyor. Öyle ki, geçtiğimiz yıl Türkiye’de 2 bin 846 adet yüzde 100 elektrikli araç satılırken, 2022’nin yalnızca ocak-mart döneminde satılan elektrikli araç sayısı 1.073 adet olarak kayıtlara geçti. Diğer yandan, şehir içinde ve şehirler arası yol güzergâhlarında özel şirketlerin kurduğu şarj istasyonlarının sayısı da her geçen gün artıyor. Türkiye’de şu anda ortalama 4 bin şarj istasyonu bulunurken, bu istasyonların bin 500’ünü özel kullanım yani tüketicilerin ev veya işyerlerine kurduğu istasyonlar oluşturuyor. Özellikle son birkaç ayda ev ve işyerlerine kurulan şarj istasyonlarına tüketicilerden büyük ilgi var. Çünkü, şu anda bir otomobili en uygun fiyatla hareket ettirmenin tek yolu evden şarj etmek. Ortalama bir elektrikli araçta 60 kWh batarya kapasitesi bulunuyor. Bu da yaklaşık 350 kilometrelik bir menzil anlamına geliyor.
ORTALAMA 400 KWH
Şehir içinde kullanılan bir otomobilin ayda ortalama 2 bin kilometre yol yaptığı düşünüldüğünde bu da ayda yaklaşık 400 kWh’lik bir enerji tüketimi demek oluyor. Evden şarj tercih edildiğinde 400 kWh’lık tüketim güncel enerji fiyatlarıyla hesaplandığında, 1.89 TL’den (mesken aboneleri için 240 kWh üzeri fiyatlandırma) aylık 756 TL gibi oldukça avantajlı bir fiyat ortaya çıkıyor. Aynı aracı işyerinden şarj etmenin maliyeti ise 2.74 TL’den (işyerleri için 900 kWh üzeri fiyatlandırma) 1.096 TL. Tabii ki, bu fiyatlar enerji miktârı, zamanı ve kullanılan tarifeye göre değişiklikler gösterebiliyor. Ancak, bu durum elektrikli otomobile en uygun enerjinin ev ve işyerlerinden sağlandığı gerçeğini değiştirmiyor.
BENZİN 5 KATI PAHALI
Aynı koşullar içten yanmalı benzinli bir motor için geçerli olduğunda artan akaryakıt fiyatlarının da etkisiyle aylık kullanım maliyeti 5 kat artıyor. Örneğin, 45 litre depoya sahip bir benzinli otomobilin deposu şu anda 915 TL’ye doluyor. Söz konusu otomobilin şehirçinde ortalama 500 kilometre mesafe kat ettiği göz önüne alındığında tüketicinin cebinden çıkan aylık yakıt gideri 3 bin 660 TL’ye ulaşıyor. Öte yandan, elektrikli araç sahipleri şehir içi ve şehirler arası yollarda bulunan özel şarj istasyonlarını da yaygın şekilde kullanıyor. Bu istasyonlardan dolum fiyatı; yatırım, çalışan ve servis maliyetlerinden ötürü evden kullanım fiyatlarından 2.5 ila 3 katı daha fazla. Buna rağmen, bunlar DC (hızlı şarj) imkânı sunduğu için uzun yollarda elektrikli araç kullanıcılarının en çok başvurduğu yöntem arasında yer alıyor. Uzmanlar, Türkiye’deki elektrikli araç şarj imkânlarının çoğalmasıyla sürücülerin ev ve işyerlerinde kendi istasyonlarını, uzun seyahatlerde ise DC istasyonları yaygın olarak kullanacağını belirtiyor.
756 TL
Evden şarj edilen elektrikli otomobilin aylık enerji gideri
1.096 TL
İşyerinden şarj edilen elektrikli otomobilin aylık enerji gideri
3.660 TL
Benzinli otomobilin aylık yakıt gideri
ÖZEL İSTASYON 17 BİN 500 TL
Elektrikli araçları ev tipi prize bağlayıp şarj etmek mümkün ancak uzmanlar bu yöntemi sağlıklı bulmuyor. Peki, ev veya iş yeri kullanımına uygun şarj istasyonu kurmanın bedeli ne kadar? Konuyla ilgili sorularımızı yanıtlayan Zorlu Energy Solutions (ZES) yetkililerine göre, şu anda müstakil bir ev için istasyon maliyeti ortalama 1.000 +KDV (17 bin 500 TL), eğer ortak kullanım düşünülürse de 4 istasyonun kurulum maliyeti ortalama 4.000 dolar+KDV’yi (70 bin TL) buluyor. ZES uzmanları, cihaz kurulumu olmadan priz yoluyla şarj etmenin, şarj süresini bir tam güne çıkarabileceğini belirtirken, araca ve eve zarar verebilecek güvenlik risklerine karşı uyarıyor. Bu nedenle elektrikli araçları şarj etmek için ‘eve özel bir kurulum olmadıkça’ evde belli kapasitedeki elektronik cihazlar için olan prizler üzerinden şarj gerçekleştirmenin riskli olduğunun altını çiziyor.