İsrail Ticaret Odaları Federasyonu öncülüğündeki 60 firmadan yaklaşık 100 kişilik İsrailli alım heyeti, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) üyeleriyle İstanbul’da bir araya geldi.
Görüşmeler öncesi düzenlenen toplantıda konuşan Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürü Mehmet Ali Kılıçkaya, Türkiye ile İsrail arasındaki ekonomik ilişkilerin istikrarlı bir seyir izlediğini ifade etti.
İki ülke arasındaki üst düzey diyaloğun son dönemde yükselen profilinin, ticari alanda yeni bir sinerji yaratmak, ikili ticaret hacmini artırmak ve yeni ortaklıklar geliştirmek için değerli bir fırsat sunduğunu belirten Kılıçkaya, şöyle devam etti:
“Buna karşılık, ekonomik ve ticari ilişkilerin artan ivmesi, hiç şüphesiz tüm ilişkilere olumlu yansıyacak. 2021’de ülkelerimiz arasındaki ticaret hacminin yüzde 35 artarak 8,4 milyar dolara ulaştığını görüyoruz. 2022’nin sonunda 9 milyar doların üzerinde bir hacmin ortaya çıkması bekleniyor. Geliştireceğimiz yeni iş birlikleri ile karşılıklı yararları gözeterek ticaret rakamlarında sürdürülebilir bir artış yakalayabileceğimizi düşünüyoruz. Türkiye’nin İsrail’in dış ticaretinde açığa çıkan potansiyeli gerçekleştirmek için daha etkin rol oynaması gerektiğine inanıyoruz.”
“Son 10 yılda gerçekleştirilen bu en büyük etkinlik”
İsrail’in Ankara Büyükelçisi Irit Lillian da hem Türkiye’den hem de İsrail’den iş yapmaya kararlı insanların aynı ortamda olduğunu görmekten büyük onur ve mutluluk duyduğunu dile getirdi.
İki ülke arasında son 10 yılda gerçekleştirilen bu en büyük etkinliğin heyecan verici olduğunu ifade eden Lillian, “Bu özel enerji, sadece umutları ve beklentileri, hatta büyüyen ikili ticaret hacmini ve büyüme potansiyelini değil, esas olarak 10 yılı aşkın süredir bizi ayakta tutan pozitif ruhu yansıtıyor. Bu değişim kazanımına bu kadar bağlı olduğunuz için hepinize çok minnettarım.” diye konuştu.
Lillian, ekonomi ve ticaretle uğraşan insanların kendilerine has bir dinamizmi olduğunu belirterek, şunları kaydetti:
“Bugünkü buluşma, sadece Türk ihracatçıları ile İsrailli ithalatçıların buluşma noktası olarak görülmemeli. Daha ziyade bir öğrenme sürecine götüren bir sıfırlama noktası olarak görülmeli. Her iki ortak da diğerinin ihtiyaçlarını ve yeteneklerini öğrenmeli. Bu aynı zamanda önümüzdeki yılların ihtiyaç ve zorluklarına da daha uyumlu, ince ayarlı bir iş ortamı yaratmak için daha kapsamlı, daha doğru bir çalışma için fayda sağlayacaktır. Büyüklük, nüfus ve imalat kapasitelerindeki farklılıklara rağmen İsrail ve Türkiye ekonomisinin, özellikle avantajlarını yükseltme konusunda, birbirlerinden kazanacakları çok şey var.”
Türk Hava Yolları ve İsrail Hava Yolları ile iki ülke arasında daha sık uçacak insanlar olacağına işaret eden Lillian, “Tüm bu değişiklikler, ticari ve ekonomik bağların gelecekte ilişkilerimizin güçlü bir ayağı olmasını sağlayacak, sadece iki ülke arasındaki barışı değil, bölgemizdeki istikrarı da artıracaktır.” dedi.
“Gelecek 5 yılda ihracatımızı 12 milyar dolara, dış ticaret hacmimizi 15 milyar dolara çıkarabiliriz”
TİM Başkanı Mustafa Gültepe ise Türkiye ve İsrail’in bölgenin en güçlü iki aktörü olduğunu söyledi.
Türkiye-İsrail ilişkilerinin zaman zaman sıkıntılı dönemlerden geçse de özellikle ticari bağların hep güçlü kaldığına işaret eden Gültepe, şunları kaydetti:
“İsrail, en çok ihracat gerçekleştirdiğimiz ilk 10 ülke arasında bulunuyor. Sadece son 5 yılda ihracatımızı yüzde 100’ün üzerinde artırarak 6,4 milyar dolara çıkardık. Bu yılın ocak-kasım döneminde geçen yılın tamamındaki hacmi yakaladık. İsrail’den yıllık ithalatımız ise 2 milyar dolarlarda seyrediyor. Kabaca toplam dış ticaret hacmimiz 9 milyar dolar seviyelerinde bulunuyor. Önümüzdeki 5 yılda ihracatımızı en az 12 milyar dolara, dış ticaret hacmimizi 15 milyar dolara çıkarabiliriz. Çünkü iki ülkenin üretim gücü ve coğrafi yakınlığı ticaretimizi çok daha büyütebileceğimiz bir potansiyel barındırıyor. Çelikten kimyaya, otomotivden hazır giyime birçok sektörümüzün İsrailli firmalarla iş birlikleri var. Karşılıklı ‘kazan-kazan’ ilkesi çerçevesinde ilişkilerimizi çok daha ileriye taşıyabiliriz. İş birliğimizi gıda, tarım, hayvansal ürünler, kozmetik ve ev tekstili başta olmak üzere farklı birçok sektörle genişletip güçlendirebiliriz. Memnuniyetle görüyorum ki iki tarafta da bu potansiyeli harekete geçirme konusunda güçlü bir irade bulunuyor.”
Gültepe, ticareti sadece alışveriş olarak görmediklerini, güçlü ticari bağların hem iki ülke ilişkilerinin daha sağlam temellere oturmasını sağlayacağını hem de bölgenin barış ve huzuruna katkı sunacağını ifade etti.
“Türkiye, bize coğrafi yakınlık bakımından evimiz kadar yakın”
İsrail Uluslararası Ticaret Odaları Federasyonu Başkanı Uriel Lynn de yeni bir ortaklık çağına başlandığını belirterek, “Bu dönem birlikte çalışmanın yeni bir dönemi. Buraya sadece delegasyonumuzun bir iadeiziyaret eylemi olarak gelmedik, aynı zamanda ilişkilerimizi daha da canlandırmak için geldik.” dedi.
Lynn, sözlerini, “Bence hiç şüphe yok ki birlikte çalışmaya devam edersek kesinlikle bir yıl içinde karşılıklı ticareti 10 milyar dolara çıkarabiliriz. Ulaşılamaz bir hedef değil. Hedefe çok yakınız. Gerçekten sürdürülebilir bir ticaret ilişkisi kurabiliriz. Bunun önemli olduğunu düşünüyorum. Bu yüzyılın başından beri Türkiye’nin ekonomik büyümesi etkileyici.” şeklinde tamamladı.
Açılış konuşmalarının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Lynn, TİM’in mart ayında Tel Aviv’e gerçekleştirdiği Türkiye-İsrail Ticaret Heyeti buluşmasında Türkiye tarafının profesyonelliği ve samimiyetinden etkilendiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
“Biz iki ülke arasında yaşanan sıkıntılardan sonra ticari boyutta tekrar eski günlerimize dönebileceğimizin, hatta daha da ötesine geçebileceğimizin sinyallerini aldık. Biz buraya sadece İsrailli firmalarla gelmedik, özellikle alım yapma arzusu olan, Türkiye’den ithalat yapmak isteyen ithalatçı firmaları getirdik. Burada hiçbir İsrail ihracatçı firma bulunmuyor. Ayrıca burada ikili ticaret hacmimizi artıracak yol ve yöntemleri de değerlendireceğiz.
İsrail için Çin’den mi almak, yoksa İstanbul’dan mı almak? Tabii ki İstanbul’dan almak… Türkiye, coğrafi yakınlığından dolayı bize nakliyede oldukça avantaj sağlıyor. Bu anlamda Türkiye’nin dinamizmi ile üretim gücünü önemsiyoruz. Deniz ticaretimizde de oldukça sevindirici gelişmeler yaşandı. Türkiye bize coğrafi yakınlık bakımından evimiz kadar yakın. Ticari ilişkilerimizin daha da üst seviyelere çıkacağını umuyoruz.”
Ziyaret kapsamında İsrailli ithalatçılar, Türkiye’den gıda, kozmetik, inşaat ve ham madde, oyuncak, bebek ürünleri, metal, mobilya, tekstil, tıbbi malzeme, kimyasallar, plastik ve ev eşyası firmalarının temsilcileriyle görüştü.