Yener KARADENİZ/İSTANBUL

Tekstil sektöründe verilen dış ticaret açığı, uzun süredir devam eden tartışmaların yeniden alevlenmesine yol açtı. Hazır giyim sektörü oyuncuları, bu durumun sorumlusunun iplikçilerin 2021 sonunda uyguladıkları yanlış fiyat politikası olduğunu belirtirken, tartışmaya örmeciler de dahil oldu. Örme Sanayicileri Derneği (ÖRSAD) Başkanı Fikri Kurt, Özbekistan’dan iplik ithalatında yaşanan artışın sorumlusunun Türkiye iplik sanayicisi oyuncuları olduğunu söyledi. Kurt, bazı iplik sanayicilerinin Özbekistan ipliğini Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kapsamında sıfır vergi ile ithal ettiğini, bu yolla yüzde 15’e varan haksız kazanç sağladıklarını iddia etti. Kurt, durgunluğa rağmen çok yüksek oranda artan iplik ithalatının da bunun göstergesi olduğunu dile getirdi. TÜİK verilerine göre Özbekistan’dan yapılan pamuk ipliği ithalatı bu yılın ocak-temmuz döneminde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 127 artarak 166 milyon dolardan 377 milyon dolara yükseldi. Diğer ülkeler de dahil olmak üzere yapılan toplam pamuk ipliği ithalatı ise 734 milyon dolara yükseldi.

DİR kapsamı vergiden muaf

DİR ihracatı teşvik etmek amacıyla bir ürünün sıfır gümrük vergisiyle ithal edilmesi ve işlenerek daha katma değerli olarak ihraç edilmesine dayanan bir teşvik sistemi. İplik ithalatında yüzde 5-8 arası gümrük vergisi uygulanırken, söz konusu iplik DİR kapsamında ithal edildiğinde bu vergilerden muaf olunuyor. Ancak DİR kapsamında getirilen ürün için belge açılıyor ve belirli bir dönem sonunda getirilen ürün işlenerek yeniden ihraç edilmek suretiyle söz konusu belge kapatılıyor.

Yüzde 15’e kadar haksız kazanç elde ediyorlar

Türkiye’de özellikle tekstilin alt kategorilerinde kapasite kullanım oranlarının çok düşük seviyede seyrettiğini, hatta kapanan işletmeler olduğunu vurgulayan Kurt, öte yandan sektörde dış ticaret açığı verildiğini hatırlattı. Kurt, şöyle konuştu: “Bunların sebebi iplikçilerin kendileridir ve onların hatalarının bedelini şu an hepimiz ödüyoruz. 2-3 ay önce Özbekistan’a gittim. Orayı gezerken gözlerime ve kulaklarıma inanamadım. ‘İpliği Gaziantep’e Kahramanmaraş’a gönderiyoruz’ dediler. Türkiye’ye göre 40 cent daha ucuz olan iplikleri DİR kapsamında sıfır gümrük vergisi ile üstelik net alıp burada kendi ambalajlarını koyarak örme sektörüne ve hazır giyim sektörlerine brüt olarak satıyorlar, ihraç ediyorlar. Oradan haksız bir kazanç sağlıyorlar. Bu durum yasak normalde ama denetim eksikliği nedeni ile suiistimal ediliyor. Birincisi yüzde 5-8 arası gümrük vergisini ödemiyorlar. İkincisi Dünya Ticaret Örgütü kurallarına aykırı olarak net alıp brüt satıyorlar ki burada da yüzde 5 avantajları oluyor. Toplamda yüzde 15’e kadar kazanç elde ediyorlar. Kimse de bakmıyor” dedi.

Yatırımlar beton yığınına dönüşecek

Öte yandan geride kalan dönemde geçen yıldaki gibi yüksek talebin süreceği beklentisiyle çok fazla yatırım yapıldığına da değinen Kurt, “Kapasiteler yeterli iken herkes, üstelik aynı ürüne yönelik yeni yatırım yaptı. Herkes aynı ürünü üretirse ara ürünler ne olacak? Dış ticaret açığı vermemizin bir sebebi de bu. Ring iplikler, karde iplikler yok ama herkes penye üretiyor. Ülkeye yapılan yatırım beton yığınına dönüşecek” ifadelerini kullandı.

“35 yıllık ticari hayatımda böyle dönem görmedim”

Fikri Kurt aynı zamanda sektörün önemli üreticileri arasında yer alan Fikri Örme’nin de yönetim kurulu başkanı. Üretim tesislerinde aylık 700 ton bin ton üretim yaparken hali hazırda kapasitenin 200-300 tonlara düştüğüne dikkat çeken Kurt, “Şu an yüzde 30 kapasite ile çalışıyorum. 35 yıllık sanayicilik geçmişimde böyle bir dönem yaşamadım, ağlayan tarafta hiç olmadım. Anadolu’da kimi işletme kapandı. Kalanlar da yüzde 30-40-50 kapasite ile çalışıyor. Mal satamıyorlar. Stoklarında iplik kaldı. Sektör başkanları doğru bilgi vermiyorlar” açıklamasında bulundu.

Ticaret Bakanlığı sektör paydaşları ile toplanıyor

Öte yandan iplik sektöründe hem kapasite kullanım oranlarında yaşanan düşüş hem de dış ticarette yaşanan artış nedeni ile Ticaret Bakanlığı sektör temsilcileri ile yarın bir araya gelecek. Bakan Yardımcısı Rıza Turagay ve Özgür Volkan Ağar başkanlığında yarın saat 11’de Türkiye İhracatçılar Meclisi, İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği, İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçı Birliği, Örme Sanayicileri Derneği ve Akdeniz İhracatçıları Birliği gibi sektör paydaşları ile toplantı yapılacak. Toplantıda iplik üretimi, tüketimi, dış ticareti gibi konular ele alınacak.

“Birkaç kişinin yaptığı tüm sektöre mal edilemez”

Konuyla ilgili iddiaları sorduğumuz İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Başkanı Ahmet Öksüz, “DİR kapsamında iplik getirildiği söyleniyor ama bunu iplikçi değil, dokumacı, örmeci getirebilir. Yani bunu işlem yapan kişiler getirir. İplikçi tesisi boş yatarken neden getirsin, hiçbir anlamı yok. Bazen tüccar zihniyeti ile çalışan ve küçük de bir iplik tesisi olan firmalar olabiliyor bunu yapan. Ancak bunların payı da sektörün yüzde 1-2’si bile değil. Bu durumu tüm sektöre mal etmek doğru değil. Biz kimseye ayrıcalık istemiyoruz. Net-brüt konusunda ise öyle bir şey yok. Biz de kendi tesisimizde ürünü net olarak satıyoruz. Piyasada çuvalla brüt satan firmalar olabilir. Onlardan da almasınlar. ‘Ben net alıyorum ona göre fiyat ver’ desinler. Bu iddianın hiçbir dayanağı yok, herkes net satıyor. Herkes aldığı ürünün durumuna göre pazarlık yapar, net ise ona göre, brüt ise ona göre” diye konuştu. Özbekistan’dan iplik ithalatının artması konusunda ise Öksüz, şu ifadeleri kullandı: “Dünyada durgunluk olunca Özbekistan da yönünü bize çevirdi. Geçen sene globalde işler iyiyken Özbekistan bize mal bile göndermiyordu. Bunların hepsi iyi gün dostu. Zor zamanlarda mal satmıyordu şimdi herkes mal veriyor. Oysa bizim üretim tesislerimiz boş duruyor. Yanı sıra aynı ürüne yönelik yatırım yapıldığı iddiası da yanlış. Bu tesisler karışımlı iplikler de üretebilir. Yeni gelen makinelerde bunların hepsi mümkün” ifadelerini kullandı.