“Avrupa enerji konusunda belki bu kışı hafif yaralı atlatacak. Ancak Avrupa’nın asıl korkması gereken kış gelecek yıl. Onları zor bir dönem bekliyor. Enerji zorluğu Avrupa sanayisini de vuracak. Resesyon hissi güçlenecek. İstihdamın beşiği olan sektörlerde ağır sallantılar yaşanacak. Avrupa, sosyal ve politik açıdan zor bir sürecin içine giriyor. Hatta tüm dünya 2023’te 2022’yi arayacak.” Bu sözlerin sahibi dünyanın önde gelen devlet başkanlarının enerji konusunda danıştıkları ilk isim olan Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Başkanı Fatih Birol.
Dün İstanbul’da Sabancı Üniversitesi İstanbul Uluslararası Enerji ve İklim Merkezi (IICEC) tarafından düzenlenen ‘Dünya Enerji Krizi: Çözümler & Yenilenebilir Enerjinin Rolü’ başlıklı konferansta konuşan Fatih Birol, pandemi ve savaş etkisinde dünyada büyüyen enerji krizine dair değerlendirmelerde bulundu. IEA Başkanı Birol, şimdiye kadar yaşanan en büyük enerji krizinin ülkeleri nasıl etkileyeceğini söyle özetledi:
GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELER BORÇ GİRDABINA GİRECEK: Global enerji krizinin bir numaralı kurbanı gelişmekte olan ülkeler olacak. Afrika ve Asya başta olmak üzere gelişmekte olan ülkeler büyük bir borç girdabına girecek. 1980’li yıllarda yaşanan bunalımların benzerini göreceğiz. Bu dünya için çok riskli. Bu ülkelerde elektriğe ulaşamayan insan sayısı tehlikeli biçimde artıyor.
DAHA KÖTÜYÜ YAŞAYABİLİR: Avrupa aldığı önlemlerle bu kışı büyük ihtimalle yaralı atlatacak ama Çin’deki koronavirüs etkisi azaldıkça talep oraya kayacak ve Avrupa LNG bulmakta zorlanacak. Maliyetler artacak. Ulaşım gibi sektörlerde bunu daha fazla hissedeceğiz.
RUSYA YENİ OYUNU HEMEN KURAMAZ: Avrupa için Rusya ne kadar önemliyse Rusya için de Avrupa o kadar önemli. Rusya bir gecede en büyük müşterisini kaybetti. Yıllardır işleyen bir ekonomik düzen ve alışkanlık hemen değişemez. Sancıları olacak. Ayrıca Rusya alternatif müşterilere hemen ulaşamaz. Bir petrol tankeri Avrupa’ya 5-6 günde gidiyordu. Asya’ya bu tankerler
55 günde gidiyor.
HIZLI GEÇİŞ OLACAK
Birol’a göre yaşanan kriz yenilenebilir enerjiye güçlü bir ivme kattı. Temiz ve güvenli enerjiye olan geçiş hızlandı. Yeni yatırım lar ve bu konudaki teşvikler arttı. Birol, ülkelerin nükleer enerjiye olan geçişinin de ciddi boyuta ulaştığını bildirdi. Birol, “Önümüzdeki dönemde klasik nükleer santrallara göre daha küçük ve modern nükleer santral yatırımlarının hızlanacağını göreceğiz. Ayrıca temiz ve güvenli enerjiye geçiş ile teknoloji yarışının hızlanması enerjideki üretim maliyetlerini de aşağı çekecek” dedi.
1 YATIR 10 KAZAN
Konferansta ‘Türkiye Yenilenebilir Enerji görünümü 2022 Raporu’nun lansman sunumunu yapan IICEC Direktörü Bora Şekip Güray da, raporda tüm paydaşlara 7 somut öneri sunduklarını ifade etti. Güray, “Çalışmamıza göre; 2050’ye kadar Türkiye elektrik üretiminde yenilenebilir enerji oransal katkısı iki kat, toplam enerji sisteminde ise yenilenebilir enerji katkısı dört katın üzerinde artış gösterebilir. Bir birim elektrik yatırım artışının, ithal fosil yakıt ve emisyon maliyetlerinde on birim tasarruf yaratacağını görüyoruz” şeklinde konuştu.
ENERJİDE DRAMATİK BİR YIL OLACAK
Konferansın açılış konuşmasını yapan Sabancı Üniversitesi Kurucu Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı, “Bu konferans sürdürülebilir bir gelecek için çok önemli. Bilime dayalı yaklaşımlara çok değer veriyoruz” dedi. Konferansta enerji sektörünün önde gelen isimlerinin katıldığı bir de panel gerçekleşti. Sabancı Holding Enerji Grup Başkanı Kıvanç Zaimler’in moderatörlüğünü yaptığı panelde şunlar öne çıktı:
Shell Türkiye Ülke Başkanı Ahmet Erdem: Avrupa, artık enerjide Rusya’dan bağımsız hareket edecek. Bunun etkileri olacak. Önümüzdeki sene dünya için daha dramatik olacak. Kış daha ağır geçecek.
ING Türkiye Yönetim Kurulu Üyesi Semra Kuran: Yatırım fırsatlarının karar verme mekanizmalarında iklim ve sürdürülebilirlik çok önemli bir parametre haline geldi. Reel sektör, hükümetler ne kadar adım atarsa, finans sektörü de bunu sağlamak için gerekli katkıyı verecek.
Borusan EnBW Enerji Genel Müdürü Enis Amasyalı: İki krizin içerisinde büyük bir dönüşüm yaşıyoruz. Ve bizim nesle den geldi. Yeni bir enerji ekonomisi doğuyor. Geçmişteki dönüşümlere bakıldığında, bunların hepsi de son derece sancılı ve çalkantılı olmuş. Çok daha kısa sürede, 2050’ye kadar iklim krizini de enerji krizini de çözmek zorundayız.
Sanko Enerji CEO’su Hakan Yıldırım: Türkiye’de enerji sektöründe ‘öngörü’ sorunu var. Kurallar sürekli değişiyor. Kaygılarımızı doğru adresleyebilirsek heyecanın peşinde daha fazla koşabiliriz.
Zorlu Enerji CEO’su Sinan Ak: Avrupa’da uzun yıllarca düşük maliyetli Rus gazı kullanıldı ama bu artık yok. Önümüzdeki dönemde daha çok yatırımların Orta Doğu’ya ve belki Hindistan’a ve Amerika’ya kayacağını öngörüyorum. Türkiye’nin birazcık daha yönünü Avrupa’dan sıyırıp bu tip değişik ülkelere yönelmesi ve oralarda hem yatırım yapma hem de mal satma yönünde kendini geliştirmesi gerektiğini düşünüyorum.