Emlak Katılım Genel Müdürü Sırtkaya, katılım bankacılığı ve Emlak Katılım’ın 2022 yılı değerlendirmesi ve 2023 beklentilerine ilişkin AA muhabirine yaptığı açıklamada, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının etkisinden çıkmaya çalışırken, artan jeopolitik riskler ve Çin’de yeniden artışa geçen Kovid-19 vakalarının tedarik sorunlarını tekrar gündemin üst sıralarına taşıdığını, gelişmiş ülke merkez bankalarının sıkı para politikası izlemesiyle de 2022’nin küresel ekonomiler için belirsizliklerin yoğun olduğu bir yıl olduğunu söyledi.
Dünyayı tehdit eden bir diğer önemli konunun ise iklim değişikliği olduğunu vurgulayan Sırtkaya, kısa dönemli krizlerin aksine dünyanın geleceğini en derinden etkileyen iklim krizi sorununun, dünyanın ilk gündem maddesi olarak her zaman yerini koruduğunu belirtti.
Sırtkaya, bu süreçte Türkiye’nin, Yeni Ekonomik Model ve liralaşma stratejilerinin devreye alınmasıyla büyüme performansı ve finansal istikrar açısından benzer ülkelerden pozitif ayrıştığını ifade ederek, Türkiye’de bankacılık sektörünün de büyüyen ekonomiye daha güçlü destek vermek için sermaye artırımlarına gittiğini hatırlattı.
“Katılım Finans Strateji Belgesi çok önemli bir yol haritası olacak”
İlker Sırtkaya, faizsiz finans sisteminin Türkiye’de 1984 yılından bu yana önemli gelişmeler kaydettiğini ancak henüz arzu edilen seviyeye ulaşmadığını aktararak, “Bugün itibarıyla katılım finans kuruluşlarının sektörden aldıkları pay yaklaşık yüzde 8,3 seviyesinde. Bu oranın daha da artarak 2025 yılında yüzde 15’e ulaşması hedeflenmiştir.” dedi.
Yeni hizmete giren her katılım finans aktörünün sektörün gelişimi için önemli bir görev üstlendiğini ifade eden Sırtkaya, bu yıl yayınlanan Katılım Finans Strateji Belgesi’nin çok geniş ve alanında uzman ekiplerce detaylı çalışılmış önemli bir kılavuz niteliği taşıdığını, çok önemli tespitler ve ödevler içeren bir yol haritası olduğunu ve yapacakları tüm çalışmalarda bu kılavuzdan faydalanacaklarını söyledi.
“Bankacılık sektörü pozitif ayrışmaya devam edecek”
Emlak Katılım Genel Müdürü Sırtkaya, 2022’de hedeflerine ulaştıklarını belirterek, şöyle devam etti:
“İlk 9 ay itibarıyla topladığımız fonlar 77,5 milyar liraya ulaşırken, piyasalara olan fon desteğimiz 39,2 milyar lira oldu. Aktif büyüklüğümüz yılın ilk yarısında 59,6 milyar lira iken, üçüncü çeyrekte büyüklüğümüzü 93,1 milyar liraya çıkartarak önemli bir büyüme kaydettik ve ülke ekonomisine 46 milyar lira katkı sağladık. Karlılığımız ise 1 milyar 462 milyon lira olmuştur. Şube sayımızı da 80’e çıkartarak hizmet ağımızı genişletmeye devam ettik. Yıl sonuna kadar açılacak veya kiralaması yapılan şube yerleriyle birlikte 90 şubeye ulaşacağız. 2021 sonunda 1,017 olan çalışan sayımız da 2022 yılı 9 aylık süreçte 1.231’e ulaşmıştır. Ciddi büyüme rakamlarıyla birlikte ülke ekonomisine, istihdama sağladığımız bu katkının ve de sektöre kazandırdığımız benzeri olmayan ürün ve hizmetlerin giderek artacağını söyleyebilirim.”
Geçmişten bugüne süregelen doğru planlama ve doğru stratejilerin uygulanmasının, bankacılık sektörünün pozitif ayrışmasını sağladığını kaydeden Sırtkaya, bu pozitif ayrışmanın süreceğini öngördüklerini söyledi.
Sırtkaya, “Emlak Katılım olarak, global riskleri ve çevresel faktörleri dikkate alarak stratejilerimiz doğrultusunda planlama yaparak önümüzdeki dönemlere ilişkin hazırlık yapıyoruz. Sağlam temeller üzerine oturtulan stratejiler ve güncel teknolojik altyapı ile birleşen uygulamalar çerçevesinde oluşabilecek risklere karşı tedbir alıyoruz. Ülkemizden aldığımız güçle çalışmaya, ülkemiz için üretmeye devam ediyoruz. Alınan doğru kararlarla gelecek yılın Emlak Katılım ve sektörümüz için başarılı geçeceğine inancımız sonsuz.” ifadelerini kullandı.
“Sosyal konut ihtiyacının karşılanmasını amaçlayan projeler çalışmalarımızda önemli ve öncelikli”
İlker Sırtkaya, ülke genelinde hizmet kanallarını yaygınlaştırma ve geliştirme hedefleri kapsamında şubeleşmeye, dijital kanalları üzerinden sundukları hizmetleri artırmaya devam edeceklerini belirterek, 2023 sonunda şube sayılarını 120’ye ve çalışan sayılarını da 1.500’e çıkarmayı hedeflediklerini bildirdi.
Reel sektörün finansmanında önemli rol oynayan sektörlerin gelişimi için finansman çeşitliliğinin artırılması noktasında ellerinden gelen gayreti gösterdiklerini, Türkiye’nin dünyanın en iyi ekonomileri arasında yer almasını sağlayacak bu büyüme için odaklarına aldıkları sektörleri desteklediklerini ifade eden Sırtkaya, şunları kaydetti:
“Müşterilerimizin ihtiyaçlarına göre öncü ve yeni finansal çözümler üretmeye devam edeceğiz. Dünyada örnekleri bulunan hanehalkının konut edinimine yönelik sosyal konut ihtiyacının karşılanmasını amaçlayan projeler çalışmalarımızda önemli ve öncelikli bir yer alıyor.
Finansal teknolojilerin etkin kullanımının sağlanması hedefine yönelik fintek çalışmalarına desteğimizi artıracağız. Girişimcilerin desteklenmesi amacıyla başlattığımız Emlak Katılım Pusula Girişim Destekleme Programımızı güçlendirerek bu çalışma ile gayrimenkul teknolojileri, inşaat teknolojileri, sürdürülebilir çevreci teknolojiler ve finansal teknolojiler konularında yenilikçi teknolojilerle çözüm getiren, büyüme ve global pazarlara açılma potansiyeli olan, rekabet avantajı sağlayan girişimlere erken aşama yatırım konusunda destek sağlamaya devam edeceğiz. Önümüzdeki dönem Türkiye ekonomisine daha güçlü destek vermeyi hedefliyoruz.”
“KGF destekli kredilerde fatura ibrazı zorunluluğunu çok önemli görüyoruz”
Emlak Katılım Genel Müdürü Sırtkaya, küresel ekonomilerde resesyonun konuşulduğu dönemde Türkiye ekonomisinin yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 3,9 büyüdüğünü anımsatarak, Rusya-Ukrayna savaşı ile artan risklere karşı Yeni Ekonomi Modeli ile ön plana çıkan Türkiye’nin, ihracatta rekor üzerine rekor kırdığını söyledi.
Türkiye’nin 2019’un son çeyreğinden bu yana gösterdiği büyüme performansıyla G20 ülkeleri arasında birinci, OECD ülkeleri arasında ise ikinci sırada yer aldığını anımsatan Sırtkaya, “Enflasyonla mücadele kapsamında ve Yeni Ekonomi Modeli ile ilgili ardı ardına alınan önlemler her geçen gün meyvesini veriyor. Özellikle tüm bankacılık sektöründe uygulanması istenen KGF destekli kredilerde fatura ibrazı zorunluluğunu katılım finans sisteminin ruhuna uygun doğrudan ticaretin finansmanının sağlanması ve kaynakların doğru yerde kullanılması bakımından da çok önemli görüyoruz.” dedi.
Sırtkaya, Türkiye’nin istikrar içinde büyüyen bir ekonomik modeli hayata geçirmeyi başardığını ifade ederek, “Türkiye’nin ekonomide son 10 yılda ortaya koyduğu performans ve sahip olunan potansiyel bunun önemli bir göstergesidir. Günümüzde ülkemizin stratejik konumunun önemi, oluşan jeopolitik gelişmeler perspektifinde daha da artmıştır. Türkiye’nin son yıllarda ortaya koyduğu performans ve jeopolitik gelişmeler dikkate alındığında ilk 10 ekonomi arasında yer alma hedefine sağlam adımlarla ilerlediğimizi söyleyebiliriz.” diye konuştu.