Ramazan ayının gelmesiyle birlikte 2018 yılından bu yana uygulamaya konulan emeklinin bayram ikramiyesi de gündeme gelmiş oldu. Tüm emekliler bu konuda kamuoyuna yapılacak açıklamaları beklemeye başladı. Son yapılan sayıma göre ülkemizde emekli nüfusu 13,644,000 kişi olarak açıklanmıştır.
Emeklilere bayram ikramiyesi ilk defa 2018 yılında çıkarılan bir yasa ile ramazan ve kurban bayramları öncesinde olmak üzere yılda iki defa 1000 TL’lik ödeme şeklinde kabul edilmişti. Hatta dönemin maliye bakanı böyle bir kanunun yasalaşamayacağını, bütçeye ciddi anlamda yük getireceğini iddia ederek yasanın çıkması durumunda kendisinin de muhalefet partisine oy vereceğini açıklamıştı. Ve o dönemdeki emekli sayısının 12 milyon olduğu gerekçesiyle bütçe açığını arttıracağını savunmuştu. Adı geçen bakanımız görevden ayrıldıktan sonra emekli bayram ikramiyesi kanunlaştı ve emeklilere ödeme yapılmaya başlandı.
Toplumun en çok ekonomi zorluğu içinde yaşayan emekliler için verilen ikramiye bir nebze olsun rahatlamalarına sebep oldu ve doğal olarak tüm emekliler tarafından taktirle karşılandı. Kanuna göre gaziler ve şehit yakınları da konuya dahil edildi. Peki bugüne kadar emekli bayram ikramiyelerinin bütçeye yükünü basitçe hesaplamaya çalışalım;
2017 yılı sonunu baz alırsak emekli nüfusumuz 12,154140 kişidir. Emekli sayısını 2000 ile çarptığımızda 2018 yılı hazine yükü 24,308,280,000 TL olarak bulacağız.2019 ve 2020 yıllarında emeklinin bayram ikramiyesine hiç artış yapılmadığı için bu yıllara ait hazine yükü de aynıdır. Ancak,2021 yılında enflasyonun %17 olduğu göz önüne alınarak (sadece 2021 yılı enflasyonu) ikramiye tutarı 1100 TL ye çıkarılmıştır. Ve 2021 yılı hazine yükü 26,739,108,000 TL ye çıkmıştır. Dolayısıyla yasanın çıktığı 2018 yılından bugüne kadar emeklilere 99,663,948,000 TL bayram ikramiyesi ödenmiştir.
İlk bakışta bu yüksek rakam bizi düşündürebilir veya ek yük getirdiği kanaatine varılabilir. Şu gerçeği de göz ardı etmemeliyiz: Emekliler yıllarca devlete prim ödemiş, gece gündüz demeden, çeşitli fedakarlıklara katlanarak çalışmış kesim olduğundan onların da emekli olduktan sonra rahat yaşamaya, ailelerini iyi geçindirmeye, torunlarına hediye almaya, tatile gitmeye hakları vardır. Günümüzde emekliye verilen maaş kesinlikle yeterli değildir. Kaldı ki yaklaşık altı aydan bu yana yükselen döviz kurları ile birlikte yaşanan enflasyon ve hayat pahalılığı emeklileri iyice zor durumda bırakmıştır. Geçtiğimiz yıl başında verilen %25 oranında zam ise bırakın yaşanacak dönemi, yaşanan dönemin bile enflasyon oranının altındadır. Hatırlayacağının üzere TÜİK in 2021 yılı için açıkladığı enflasyon oranı %36 civarında idi. Emeklilere ocak ve temmuz ayında yılda iki defa zam yapılmasına rağmen bugüne kadar verilen artışlar hiçbir emeklimizi tatmin etmemiştir.1500 TL olan en düşük emekli maaşı 2500 TL olması da çözüm olmamıştır ve daha ilk maaşı bile almadan verilen zamlar yüksek enflasyon nedeniyle uçup gitmiştir.
Başka bir konu ise bazı şanslı emeklilerimiz ikinci bir iş bulabilmekte ve çift maaşla hayatını idame ettirmeye çalışmaktadır. Fakat ülkemizde kronik hale gelen işsizlik nedeniyle emeklilerin ikinci bir işte çalışma olanakları da oldukça sıkıntılı hale gelmiştir.
Kamuoyunda bir müddet önce gündeme gelen asgari ücret ve emeklilere ek zam beklentisi de maalesef olumsuzlukla sonuçlanmış, beklentiden öteye gidememiştir.
Peki bu yıl emekli ikramiyesi ne kadar olacak? Hepimiz bu sorunun cevabını yetkililerden merakla beklemekteyiz. Basit bir hesap yapmaya çalışırsak; genellikle zam oranları TÜİK in açıkladığı enflasyon oranlarına göre belirlendiğine için, yapılan tahminler ,TÜİKe göre 2022 yılı enflasyon oranının %60 civarında olacağını gösteriyor. Her ne kadar yaşadığımız enflasyon %150 yi geçse de TÜİK’i baz almak zorundayız. Buna göre geçtiğimiz üç aylık enflasyon oranı %23 civarında olduğundan ve haziran sonuna kadar enflasyonun yükselmeye devam edeceğini tahmin etmek zor olmadığından emeklilere temmuz da yapılacak zam oranı %30 civarında olacaktır. Yukarıda da anlatmaya çalıştığım gibi verilecek bu artış yaşanan döneme aittir. Zamlı maaşları almadan enflasyon altında ezilmemeliyiz. Bir de en düşük emekli maaşı alanların durumu daha da vahim gözüküyor. Çünkü bu kimselerin zamdan önce aldıkları maaş 1500 TL idi. %30 zam yapılacağını baz alırsak onların maaşları 1950 TL eder ve dolayısıyla aldıkları maaş daha yüksek olduğundan zamdan faydalanamayabilirler. Onların zamdan nasiplerini almaları için yapılan artışın en az %70-80 olması gerekecektir. Bu da mümkün gözükmemektedir.
Önemli olan maaşlara zam yapmak değil, alım gücümüzün yükseltilmesidir. Hayat pahalılığı önlenmedikten sonra maaşları dört katına da çıkarsanız yeterli olmayabilir. Çünkü paranın alım gücü düşürülmemeli, zamlı maaşla eskisinden daha çok ürün alabilmeliyiz.
Bana sorarsanız emeklinin bayram ikramiyesi yılda dört defa birer maaş olarak verilmelidir. İkramiyelerin bayram öncesinde ödenmesi son derece uygundur ve bayramlarda misafir ağırlamamız, kurban kesmemiz masraflarımızı arttırmaktadır ama yılın diğer günlerinde veya aylarında da giderlerimiz devam etmektedir. Biz emeklilerin de normal bir aile düzenimiz ve yaşam sevincimiz olmalıdır.
Saygılarımla
ZAFER ÖZCİVAN
Ekonomist