Uluslararası işe alım ve danışmanlık şirketi Michael Page, çalışanların işten ayrılma sebeplerini analiz etmek amacıyla geçtiğimiz Nisan – Temmuz ayları arasında bir anket düzenledi. Avrupa genelinde şirketin web sitesinden iş başvurusunda bulunan 5 bin 453 kişinin katılımı ile gerçekleşen çalışmada istifa pişmanlığının nedenleri ve çalışanın ayrıldığı şirkete geri dönme olasılığı da araştırıldı.
Michael Page Türkiye Genel Müdürü Fatih Cömert, “Rekabetçi bir işe alım pazarında şirketler, şirketle arası iyi şekilde ayrılan ve fırsat oluşması halinde geri dönmeyi isteyebilecek yetenekli çalışanları “unutmayı” göze alamazlar. Bu nedenle birçok işveren, ayrılanlarla irtibatta kalabilmeleri ve koşullar uygun olursa onları yeniden işe alabilmelerini sağlayan dönüş programları sunmaktadır” diyor.
En yaygın istifa nedeni, daha fazla sorumluluk ve kariyer isteği
Ankete katılan her 10 kişiden en az yedisi, en az bir kez kendi rızalarıyla bir pozisyondan ayrıldığını belirtti. Ayrılma kararını etkileyen faktörlerle ilgili olarak; katılımcıların yüzde 41’i daha fazla sorumluluk almak ve kariyer gelişimlerini hızlandırmak istediklerini söyledi. yüzde 31’i ise sadece yeni bir unvan, yeni bir kariyer veya farklı bir sektör gibi değişiklikler yapmaya çalışıyordu. Yaklaşık yüzde 20’si ise, maaş ve yan hakların iyileştirilmesi isteği, mevcut şirketlerinin değerlerini paylaşmadıkları hissi ve kişisel nedenler yer alıyor. İş yerinde daha fazla sorumluluk alma isteği erkeklerde yüzde 46 iken kadınlarda bu oran daha düşük (yüzde 37). Diğer taraftan kadınların yüzde 25’i ev taşınma, ailevi konular gibi kişisel nedenlerle ayrılma kararı alırken bu oran erkeklerde yüzde 17 olarak gözleniyor.
Yeni iş bulmadan istifa edenlerin oranı yüksek
Ankete katılanların yüzde 43’ü , kariyerlerinde en az bir kez, başlayabilecekleri yeni bir iş olmadan işlerinden istifa ettiklerini belirtti.
Gençler istifa ettiğinde eski iş arkadaşlarını daha fazla özlüyor
Büyük bir kısmı, ayrılmanın kendi seçimleri olduğu göz önüne alındığında, kararlarından pişmanlık duyuyor. Katılımcıların beşte birinden fazlası (yüzde 22), bir işten ayrıldıktan sonra pişman olduğunu söyledi. Bu kişilerden; yüzde 47’si yeni şirketlerinin bekledikleri veya umdukları gibi çıkmadığını belirtirken, yüzde 19’u eski çalışma arkadaşlarını özlediğini belirtiyor
“Ayrılmaktan pişmanlık duyan” kişiler yaşlarına göre bakıldığında, en çok genç katılımcıların eski çalışma arkadaşlarını özlediği görülüyor. 49 yaş üzeri katılımcıların yüzde 51’i, pişmanlıklarının başlıca nedeni olarak yeni işverenlerinin beklentileri karşılayamamasını gösteriyor.
Dönmek ya da dönmemek
Katılımcıların yüzde 70’i, eski işverenlerinden birinde işe başladıklarını veya böyle bir fırsat çıkarsa başlamayı düşünebileceklerini belirtti.
Bu ise, işgücündeki boşlukları doldurmakta zorlanan şirketler için büyük potansiyel taşıyan bir yetenek havuzudur. Ancak şirketler, dönüş programlarını tanıtmak ve eski çalışanları şirkete geri dönmeye teşvik etmek konusunda yeterli çabayı göstermiyor. Ankete katılan her 10 kişiden neredeyse sekizi (yüzde 78) bu programlardan haberleri dahi olmadığını belirtti.
Şirketler, kurumsal kültürlerini sürekli olarak gözden geçirmeli ve geliştirmeli, çünkü katılımcıların yüzde 78’i bunun bir çalışanın geri dönmeye karar vermesinde kritik bir faktör olduğunu düşünüyor.
Ankete katılanların yalnızca küçük bir kısmı eski bir işverenle tekrar çalışmanın hata olduğunu düşünüyor. Katılımcıların yarısından fazlası (yüzde 54) adayların asla geri dönmemesi gerektiği ifadesine katılmazken, yüzde 36’sı ise tarafsız kaldı. Ayrıca, yarısından biraz fazlası (yüzde 52) geri dönmenin hem şirketler hem de eski çalışanları için kazançlı bir çözüm olduğunu düşünüyor.
Cömert; “Bu veriler, dönüş programlarını işe alım stratejilerinin bir parçası haline getirmeyi düşünen şirketler için umut verici. İşverenler, dönüş programları oluşturup bunları sosyal medya ve diğer kanallar aracılığıyla mümkün olduğunca görünür kılarak yetenek havuzlarını hem tanıdık hem de yeni yüzler içerecek şekilde genişletebilirler” diyor.