Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir, temmuz ayı meclis toplantısında yaptığı konuşmada ekonomi gündemine dair görüşlerini paylaştı.
ASO Başkanı Özdebir, son dönemde firmaların cirolarında önemli ölçüde artış olduğunu ancak kur ve enerji fiyatlarındaki yükselişin işletme sermayesi yükümlülüklerini artırdığını söyledi.
Sektörlerde operasyonel karlılığın önemli olduğunu belirten Özdebir, son dönemde, sanayicinin koyduğu sermayenin yüksek enflasyon altında eridiğini dile getirdi.
Geleneksel muhasebe sistemine göre hazırlanan mali tablolarda enflasyon etkisi dikkate alınmadığından, kur artışıyla firmaların fiktif karlarının ortaya çıktığına işaret eden Özdebir, bu sebeple firmaların daha çok vergi ve kar payı ödemek zorunda kaldığını, üretim ve istihdam kapasitelerinin olumsuz etkilendiğini, bu durumun firmaları kayıt dışı ekonomiye yöneltebileceğini vurguladı.
Özdebir, liranın satın alma gücündeki değişmeleri dikkate alan ve 2023’e ertelenen enflasyon muhasebesi uygulamasının, bu yılı kapsayacak şekilde bir an evvel yürürlüğe girmesi gerektiğini söyledi.
Merkez Bankası tarafından uygulamaya konulan makro ihtiyati politikaların, para politikasının ikamesi değil, tamamlayıcısı olduğunun altını çizen Özdebir, para-maliye politikasında doğru eş güdümün sağlanması gerektiğine işaret etti.
“Kurda istikrar sağlamadan enflasyon sorunu çözülemez”
Makroekonomik yapının kalıcı olarak dengelenmesi için enflasyon sorununun çözülmesi gerektiğini belirten Özdebir, kur artışlarının enflasyonun en önemli nedeni olduğunu vurguladı.
Özdebir, kur artışlarıyla arz yönlü bir enflasyon eğiliminin her geçen gün arttığını belirterek, “Kurlarda istikrarı sağlamadan enflasyon sorununu çözemeyiz. Kurdaki istikrarı sağlamanın yolu döviz açığını kapatmaktan geçiyor. Finansman ihtiyaçlarımız uygun şekilde sağlandığı sürece biz buna muktediriz.” dedi.
İhracattaki ivmelenmeye de değinen Özdebir, “İhracatta rekabet üstünlüğünü sağlayan tek faktör kur artışları değildir. Faktör verimliliği, üretim faktörlerinin kalitesi, doğru, uygun sanayi politikası, yerli ara ve sermaye malı kullanımı, öngörülebilirlik, ölçek faktör gibi unsurlarla gerçek anlamda rekabetçi bir yapıya ulaşılır.” değerlendirmesinde bulundu.
“Enerji krizini önemli bir fırsata çevirebiliriz”
Özdebir, “Kıta Avrupa’sında özellikle de Doğu Avrupa’da yaşanacak enerji krizini ülkemiz önemli bir fırsata çevirebilir. Özellikle ülkemizin sahip olduğu lojistik avantajları, sizlerin de katkılarıyla yetiştireceğimiz nitelikli insan kaynağıyla birlikte dinamik ve doğru stratejilerle çok daha büyük fırsatlar yakalayabiliriz.” diye konuştu.
Türkiye’nin, Doğu Avrupa’da yaşanacak enerji krizini önemli bir fırsata çevirebileceğini belirterek, “Ülkemizin sahip olduğu lojistik avantajları, yetiştireceğimiz nitelikli insan kaynağı ile dinamik, doğru stratejilerle çok daha büyük fırsatlar yakalayabiliriz” dedi.