Arnavutluk’un başkenti Tiran’da düzenlenen toplantıya, Kaymakcı’nın yanı sıra Türkiye’nin Tiran Büyükelçisi Tayyar Kağan Atay, ATTSO Başkanı Bilal Kara, Tiran Yunus Emre Enstitüsü Müdürü Ömer Osman Demirbaş, İşkodra Yunus Emre Enstitüsü Müdürü Zafer Kıyıcı, TİKA Tiran Koordinatörü Emine Gizem Başkan ile Arnavut ve Türk iş adamları katıldı.
Kaymakcı, buradaki konuşmasında, Türkler ve Arnavutlar arasında çok yakın bağların olduğunu ifade etti.
Kaymakcı, “ATTSO’nun mevcudiyeti, Türk ve Arnavut iş adamlarının birbiriyle bağlanabileceğinin açık göstergesidir. Çünkü onlar birçok şeyi paylaşıyor ve aynı iş yapma şekline sahip. Türkler, Arnavutluk’ta çalışmak ve Arnavutluk’a yardım etmek istiyor.” diye konuştu.
AB üyelik müzakerelerinin açılmasının çok kritik bir süreç olduğunu belirten Kaymakcı, “Müzakerelerin tüm safhalarında Arnavutluk ve Kuzey Makedonya için en iyisini diliyorum.” dedi.
“Batı Balkanlar” ifadesine atıfta bulunan Kaymakcı, “Bu, Balkanlar’ın diğer bölümünü Türkiye’den ayırmak gibi görünüyor. Ben Ankara’da Balkanlar’ın bir parçası olarak hissediyorum. Ancak AB, Türkiye’ye ayrımcılık yapmak için Batı Balkanlar terimini icat etti. Biz hepimiz Balkanlar’ın üyesiyiz. Bu ayrım yapaydır ve yararı yok” değerlendirmesinde bulundu.
Tiran’da 6 Aralık’ta düzenlenen AB-Batı Balkanlar Zirvesi’ne de değinen Kaymakcı, Arnavutluk Başbakanı Edi Rama’yı zirvenin düzenlenmesinden dolayı kutladığını ancak zirvenin 6 ülkenin AB yolculuğunu desteklemek için gerçekleştirildiğini söyledi.
Zirve kapsamında elde edilen kazanımların sadece Arnavutluk için değil diğer tüm ülkeler için yapıcı olduğuna inandığını kaydeden Kaymakcı, şöyle devam etti:
“Ancak bugün bizler 10 tane ülkeyiz. Bugünden itibaren Batı Balkanlar dememiz zor olacak. Ukrayna’yı nereye koyacağız, Moldova’yı nereye koyacağız, Gürcistan’ı nereye koyacağız? Bosna Hersek her ne kadar resmi olarak aday ülke olmasa da 10 tane potansiyel ülke ve üye ülke olduğunu biliyoruz. Hepsine adil şekilde davranılmalıdır. Genişleme sürecinde 10 ülkenin beraber olmasının daha iyi olduğuna inanıyorum ve birbirimize yardımcı olabiliriz.”
Yeşil ve dijital geçiş çalışmalarının önemini vurgulayan Kaymakcı, bu yöndeki çalışmalara şimdiden başladıklarını belirtti.
Kaymakcı, “Vize meselesi çok önemli bir meseledir. Türkiye, Schengen Bölgesi’nde serbest dolaşımı olmayan tek aday ülkesidir ve bu, bizim iş adamlarımız için adil olmayan bir durum yaratıyor.” şeklinde konuştu.
“Arnavutluk, Türkiye’nin en büyük ortaklarından biri haline geldi”
ATTSO Başkanı Kara da başında bulunduğu kurumun, iki ülke arasındaki iş birliğini güçlü bir şekilde desteklediğini ifade etti.
Kara, “Arnavutluk ve Türkiye arasında yüzyıllara dayanan ve günümüzde devam eden güçlü bir ilişki mevcut. Arnavutluk Türkiye’nin en büyük ortaklarından biri haline geldi ve birçok Türk yatırımcı Arnavutluk’a yatırım yapak için gelmiş durumda” dedi.
Bilal Kara, iki ülke arasında ticaret köprüsü olarak nitelendirdiği ATTSO’nun, ikili ticaret, karşılıklı yatırım ve istihdamın artırılması noktasında faaliyetlerini sürdüreceğini vurguladı.