Bir tarım ülkesi olan ülkemizde maalesef hayvancılık sektörü istenen düzeyde değil ve sorunlar her geçen gün artmaya devam ediyor. Yüksek enflasyondan etkilenerek küçülme eğilimine giren hayvancılık sektörünün zayıflaması nedeniyle süt ve süt ürünleri üretimi ve kümes hayvancılığı üretimi de yüksek maliyetlere maruz kaldığı için olumsuz yönde etkilenmektedir.
Öncelikle yem fiyatlarının yükselmesi, meraların azalması, köyden kente göç nedeniyle hayvancılık ülkemizde gelecek süreç için önlem alınması gereken konular arasındadır. Yazılı ve görsel basından öğrendiğime göre et ithalatı tekrar gündeme alınmış. Yüksek fiyatlarla rekabet edebilmek için başta hububat ürünleri olmak üzere canlı hayvan için hemen ithalat çözümmüş gibi bir yol izliyoruz. Paramızın yurt dışına gitmesi bir yana dış ticaret açığımız da yükselmiş oluyor.
Hayvancılık deyince akla doğal olarak et, süt ve yumurta geliyor. İçinde bulunduğumuz dönemde hepsinin de fiyatı el yakıyor ve hepsine de sık sık zam geliyor. Ekonomik darboğazda olan birçok aile, çocuğuna süt ve yumurta veremiyor. Daha da ötesi geçen yıl depremde enkazdan çıkan bir çocuğun et yemeği istemesi, karne hediyesi olarak da başka bir öğrencinin et istemesi fazla yoruma neden bırakmıyor.
Hayvancılık, genel olarak bakıldığında son derece zor ve birçok fedakârlık gereken sektörlerden biridir. Genellikle köylerde olmak üzere hayvancılık üretimi ile iştigal eden girişimciler tüm aile bireyleriyle birlikte, gece gündüz demeden çalışmak zorundadır.
Kümes hayvanları ve yumurta üreticiliği büyük baş hayvancılığa göre biraz daha kolay olmasına rağmen sektör her geçen gün küçülmeye gitmektedir. Yüksek enflasyonun etkisiyle artan maliyetleri, başta yem fiyatları olmak üzere yaşanan fiyat artışları üretim maliyetlerini olumsuz etkilemesinden dolayı birçok üretici çözümü hayvan kesiminde aramakta ve doğal olarak üretim azalmaktadır. Gıda sektöründe olduğu gibi süt ve kümes hayvanları, yumurtada üretim fiyatı ile market raflarındaki fiyat arasında kat be kat farklılıklar gözlenmektedir. Dolayışıyla yumurta üreticileri kazanç sağlayamamakta, halkımız da son derece pahalı satın almak durumunda kalmaktadır.
Tarımda olduğu gibi kümes hayvancılığı ile uğraşan girişimciler, kazanç elde edemedikleri için işlerinden vazgeçme eğilimindedir. Bunların birçoğu kesime gittiğinden dolayı yumurta üretimi de azalmış, fiyatları da sürekli olarak yükselmiştir. Temmuz ayında da aşağıda TÜİK ndan aldığım bilgilere göre gene artıştadır. Dolayısıyla kümes hayvancılığı sektörü her geçen gün kaybetmektedir. Tarım ve hayvancılığı gelişmesi için bu iki sektöre verilen destekler arttırılmalı, yeni yapılacak girişimler için kredi desteği arttırılmalıdır.
Hayvancılık, genel olarak köylerde yapıldığı için veteriner kontrolü çok zor hatta imkansızdır. Hayvanların hastalıklarına çözüm, aşılar gibi problemler hayvan sahipleri tarafından ilkel yöntemlerle yapılmaktadır. Olaya bu bağlamda baktığımızda her köye bir veteriner, bir ziraat mühendisi veya teknikeri atanmalı, bu sayede sektörün problemlerine yerinde çözüm aranmalıdır. Fakat bütçe açığı verdiğimiz ve tasarruf tedbirlerinin gündemde olduğu bir ortamda son derece zor bir konudur. Doğal olarak devlet bütçesinin yeterli olması zorunluluktur.
Tavuk eti ve yumurtası insanların alması gereken besin maddelerinin temelinde yer almaktadır. Protein bakımından zengin olduğu için bazı hastaların da şifa kaynağı olduğu (diyaliz hastası olduğum için biliyorum.) özellikle çocukların olmazsa olmaz besinlerinden biridir. Ancak içinde bulunduğumuz ekonomik kriz döneminde bir taraftan gelirlerin azlığı diğer taraftan fiyatların sürekli olarak yükselmesi öncelikle emekliler, dar ve sabit gelirliler olmak üzere birçok aile yoksullaştığından dolayı ulaşılması son derece zor bir hal almıştır. Daha da ötesi bazı aileler ekonomik zorluklardan dolayı çocuklarına bile yedirmekte zorlanmaktadır. Yumurtada yapılan ağırlık hileleri de yazılı ve görsel basında izlenmektedir.
Enflasyon dönemine girmeden önce öncelikle öğrenciler olmak üzere tavuk bazlı yiyecekler (tavuk döner) en ucuz formüllerden biri idi. Günümüzde ise durdurulamayan fiyatlar nedeniyle tercih edilmemeye başlamıştır.
Son açıklanan orta vadeli planda tarım ve hayvancılık konusuna geniş yer verilmiş, özellikle tarım konusunda ekilmeyen arazilerin verimli hale getirilmesi için birtakım önlemler alınmıştır.
Aşağıda TÜİK’dan aldığım temmuz ayı kümes hayvancılığı bilgilerini okuyabilirsiniz.
Tavuk eti üretimi 205 bin 656 ton, tavuk yumurtası üretimi 1,71 milyar adet olarak gerçekleşti
Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre, tavuk yumurtası üretimi %1,4 arttı, kesilen tavuk sayısı %8,4 arttı, tavuk eti üretimi %5,5 arttı, hindi eti üretimi %0,7 arttı. Ocak-Temmuz döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre, tavuk yumurtası üretimi %5,2 arttı, kesilen tavuk sayısı %6,5 arttı, tavuk eti üretimi %5,6 arttı, hindi eti üretimi %20,1 arttı.
Bir önceki ay 177 bin 740 ton olan tavuk eti üretimi temmuz ayında %15,7 oranında artarak 205 bin 656 ton oldu.
Bir önceki ay 1 milyar 694 milyon 374 bin adet olan tavuk yumurtası üretimi temmuz ayında %0,7 oranında artarak 1 milyar 706 milyon 295 bin adet oldu.
AÇIKLAMALAR
Bu haber bültenindeki istatistikler ticari olarak faaliyet gösteren kanatlı işletmelerinin tamamına aylık olarak uygulanan anket çalışmasından elde edilmektedir. Anket kapsamına hane halkı yetiştiriciliği (köy tavukçuluğu) dâhil değildir.
Kaynak: TÜİK
ZAFER ÖZCİVAN
Ekonomist-Yazar