Merkez bankalarının faiz artırımlarına devam edeceği beklentilerinin resesyon endişelerini yükseltmesi geçen hafta emtia piyasasında satış baskısına neden oldu. Tarım ve enerji emtialarında pozitif bir seyir izlenmesine karşın değerli metaller ve baz metallerdeki düşüşler emtia piyasasını etkiledi.
ABD Merkez Bankası’nın (Fed) ardından Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve İngiltere Merkez Bankası’nın (BoE) sıkılaşma hızını azaltmasına karşın “şahin” duruşlarını sürdürmesi, artan resesyon endişeleriyle geçen hafta emtia piyasalarında genel olarak negatif bir seyir izlenmesine neden oldu.
Fed Açık Piyasa Komitesi (FOMC), yılın son toplantısında politika faizini 50 baz puan artırarak 15 yılın en yüksek seviyesi olan yüzde 4,25-4,50 aralığına çıkardı. Banka, her ne kadar faiz artırım hızını yavaşlatsa da projeksiyonlar; Fed üyelerinin federal fon oranına ilişkin tahminlerinin 2023 sonu için yüzde 4,6’dan yüzde 5,1’e, 2024 için de yüzde 3,9’dan yüzde 4,1’e yükseldiğini ortaya koydu.
Fed Başkanı Jerome Powell, toplantının ardından yaptığı açıklamada, enflasyonda gerilemeye ilişkin daha net kanıtlar görülmesi gerektiğini söyledi. Politika faizinde 50 baz puanın tarihsel olarak büyük bir artış olduğunu vurgulayan Powell, “Hala gidecek yolumuz var. Bugünden sonra faiz oranlarını ne hızla artırdığımız değil, nereye kadar artırdığımız ve orada ne kadar kalacağımız önemli” ifadelerini kullandı.
ECB de üç temel politika faizini 50 baz puan artırarak 2008’den bu yana en yüksek seviyeye çıkardı. Banka, 2023’ün mart ayından itibaren varlık alım programının ölçülü ve öngörülebilir bir hızda düşürüleceğine de işaret etti.
ECB Başkanı Christine Lagarde, karar sonrası düzenlenen basın toplantısında, “Enflasyonun hala çok yüksek olması ve (ilerleyen süreçte) yukarıda kalacağının tahmin edilmesi nedeniyle faiz oranlarını önemli ölçüde daha fazla yükseltmeyi umuyoruz” dedi.
Politika faizini 50 baz puan artırarak yüzde 3,50 ile Ekim 2008’den bu yana en yüksek seviyeye çıkaran BoE ise kalıcı enflasyon baskısıyla karşı karşıya kalınması durumunda buna güçlü bir şekilde cevap verileceğini belirtti.
Çin’de ekonomik aktivitenin zayıfladığına dair işaretler de geçen hafta emtia fiyatlarını olumsuz etkiledi. Çin’de kasım ayında sanayi üretimi geçen yılın aynı dönemine göre sadece yüzde 2,2 arttı. Ekonomistler, üretimin yüzde 3,6 büyümesini bekliyordu. Ülkede sanayi üretimi ekimde yüzde 5 artış kaydetmişti. Çin’de perakende satışlar ise kasımda geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 5,9 azaldı.
Metallere olan talep azaldı
Geçen hafta altın yüzde 0,2, gümüş yüzde 1 ve platin yüzde 3,1 azalış kaydederken, 1.701,50 dolarla bir yılın en düşük seviyesini gören paladyum da yüzde 12,2 değer yitirdi.
Fed üyelerinin gelecek dönem projeksiyonları ve Fed Başkanı Powell’ın açıklamalarının “şahin” olarak değerlendirilmesi ile dolar talebi artarken, altın fiyatları da baskılandı. Analistler, altının, Fed’in agresif parasal sıkılaştırma patikasına beklentilerden daha uzun süre devam edeceğine işaret ettiği haftada negatif bir performans sergilediğini belirtti.
Bakır geçen haftayı yüzde 1,7, kurşun yüzde 2,7, alüminyum yüzde 3,3, nikel yüzde 2,4 ve çinko yüzde 4,4 düşüşle tamamladı.
Artan enerji maliyetlerinden dolayı metallere olan talep azalırken, Çin’de alüminyum üretiminin arttığına dair haberlerle alüminyum fiyatları geriledi.
Geçen hafta Brent petrol yüzde 3,5, New York Ticaret Borsası’nda işlem gören doğal gaz ise yüzde 5,9 değer kazandı.
Brent petrol fiyatındaki yükselişte, Keystone boru hattındaki petrol arzına ilişkin belirsizlik etkili oldu.
Kanada’dan ABD’ye günlük 600 bin varilden fazla petrol taşıyan Keystone boru hattı, sızıntı nedeniyle durdurulmuştu. Bu durum, piyasalarda arz endişelerine yol açarak fiyatları yukarı yönlü destekledi.
Çin’de Kovid-19 kısıtlamalarının gevşetilmesinin yeni bir işareti olarak, yurt içinde seyahat etmek için zorunlu olan “mobil seyahat kartı” uygulamasının yürürlükten kaldırılması da ülkede petrol talebinin artacağı beklentilerini güçlendirerek fiyatları yukarı yönlü etkiledi.
Bu arada, Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), küresel petrol üretiminin, kasımda bir önceki aya göre günlük 190 bin varil azalarak 101 milyon 730 bin varile gerilediğini duyurdu.
Doğal gaz fiyatları da hava sıcaklıklarının düşeceğine dair öngörülerle yükseldi.
Şeker haftayı yüzde 1,9 artışla tamamladı
Tarım emtialarında geçen hafta pozitif bir seyir izlendi. Üretim tahminlerindeki düşüş ve ABD’nin ihracat verilerindeki artış, geçen hafta tarım emtialarını olumlu etkileyen önemli faktörler arasında yer aldı.
Chicago Ticaret Borsası’nda işlem gören buğday yüzde 2,6, mısır yüzde 1,5 artış kaydederken, pirinç fiyatları yüzde 0,2 düştü. Soya fasulyesi fiyatları ise yatay bir seyir izledi.
Geçen hafta kahve yüzde 4 ve pamuk yüzde 1,3 artarken, kakao yüzde 1,2 azalış kaydetti.
0,2073 dolarla Şubat 2017’den bu yana en yüksek seviyeyi gören şeker ise haftayı yüzde 1,9 artışla tamamladı.
Brezilya ve Kolombiya’da üretim beklentilerinde yaşanan düşüş, kahve fiyatlarında yükselişe neden oldu.
Brezilya’da arza yönelik yaşanan sıkıntılar da şeker fiyatlarındaki yükselişi destekledi.