İlk aşamada alüminyum, çelik, çimento, elektrik, gübre ve hidrojen dahil olmak üzere karbon yoğun sektörlerdeki bir dizi spesifik ürün mekanizma kapsamında olacak. 1 Ekim 2023’te start alacak uygulama ilk aşamada basitleştirilmiş şekilde, sadece raporlama yükümlülükleriyle uygulanacak.
CBAM’nin devreye girmesiyle ithalatçı doğrudan üretimle bağlantılı emisyonları beyan edecek. Bunların AB standartlarını aşması halinde AB’deki karbon fiyatı üzerinden emisyon sertifikası alacak ve aradaki fark ödenecek. Sadece AB ile aynı iklim hedeflerine sahip ülkeler CBAM sertifikaları almadan AB’ye ihracat yapabilecekler.
TÜRKİYE’Yİ DE BAĞLIYOR
Uygulama, sera gazı emisyonlarının izlenmesi ve raporlanmasına ilişkin işleyen bir sisteme sahip olan Türkiye’yi de yakından ilgilendiriyor. AB, 2021 verilerine göre, Türkiye’den yapılan ihracatta alüminyumda yüzde 61.5, demir çelikte yüzde 36.7, elektrikte yüzde 69.3, gübrede yüzde 27.9, çimento sektöründe ise yüzde 14.7 oranında paya sahip. AB pazarının büyüklüğü ve ilgili sektörlerin AB’ye ihracattaki payı dikkate alındığında üretimde emisyonların azaltılmasına yönelik stratejiler belirlenmesi ve yeşil dönüşüm için gerekli altyapının güçlendirilmesi gibi bazı ek uygulamaların hayata geçirilmesi kaçınılmaz olacak.