Gelir İdaresi Başkanı Bekir Bayrakdar, kayıt dışı ekonominin önlenmesinin sadece bir kurumun değil, tüm kurumların içinde olması gereken ve toplumsal desteği de arkasına alan bir mücadele gerektirdiğini belirterek, “Hem toplumsal farkındalığı sağlamak hem de kayıtlı ekonomiyi güçlendirmek için geçmişte olduğu gibi gelecekte de kayıt dışı ile mücadelemiz devam edecektir.” dedi.
Türkiye ve Avrupa Birliği tarafından finanse edilen, Gelir İdaresi Başkanlığının (GİB) faydalanıcısı, Merkezi Finans ve İhale Biriminin (MFİB) ihale ve sözleşme makamı, PwC Türkiye’nin de yüklenicisi olduğu “Kayıt Dışı Ekonominin Azaltılması Kapsamında Denetim Kapasitesinin Güçlendirilmesi ve Kurumlar Arası Veri Paylaşımının Artırılmasına Yönelik Teknik Yardım Projesi”nin kapanış töreni Sheraton Ankara Otel’de gerçekleştirildi.
Bayrakdar, törende yaptığı konuşmada, toplumsal refahın artırılmasına olumsuz etkileri olan kayıt dışı ekonomi sorununun, hem ülke hem de tüm dünyanın mücadele ettiği temel meselelerden biri olduğunu söyledi.
Kayıt dışılığın ülke ekonomilerinde rekabet eşitsizliği, gelir dağılımında bozulma, vergi gelirlerinin tam kavranamaması, kamu yatırımlarının finansmanında kaynak eksikliği, kayıt dışı istihdam gibi birçok soruna yol açtığına dikkati çeken Bayrakdar, kayıt dışı ekonomik aktiviteleri kayıtlı hale getirmek için öncelikle bunların iz bırakmasını sağlamak ve bunu takip etmek gerektiğini bildirdi.
Bayrakdar, bunun sağlanması için sadece mevzuat düzenlemeleri yapılmasının yeterli olmadığını, bunların takibi için teknolojinin imkanlarından yararlanarak ciddi bir elektronik altyapı kurulmasının önem arz ettiğini dile getirdi.
Türkiye’de genel bütçe vergi gelirlerinin önemli bir kısmının takip ve tahsilinin GİB tarafından gerçekleştirildiğine işaret eden Bayrakdar, bu bağlamda GİB’in, mükelleflerin haklarını gözeterek yüksek kalitede hizmet sunmak, vergiye gönüllü uyumu sağlamak ve mükellef odaklılık temel ilkelerine göre görev yaptığını, kayıt dışı ekonomiyle etkin bir şekilde mücadele ettiğini anlattı.
Bayrakdar, kayıt dışı ekonomiyle mücadelenin süreklilik arz eden bir süreç olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
“Dolayısıyla bu kapsamda yapılanlar hiçbir zaman yeterli olmayacak ve sürekli gelişim halinde ilgili paydaşlarımızla da iletişim içinde bu mücadele devam edecektir. Ayrıca kayıt dışı ekonominin önlenmesi sadece bir kurumun değil, tüm kurumların içinde olması gereken ve toplumsal desteği de arkasına alan bir mücadeleyi gerektirmektedir. Bu bağlamda gerek Bakanlığımız gerekse de diğer kurumlarla birlikte hem toplumsal farkındalığı sağlamak hem de kayıtlı ekonomiyi güçlendirmek için geçmişte olduğu gibi gelecekte de mücadelemiz devam edecektir.”