TYAB ve Türkiye Tohumcular Birliği (TÜRKTOB) işbirliğinde düzenlenen Tarımda Türkiye Yüzyılı Çalıştayı, Antalya’da Belek Turizm Merkezi’ndeki bir otelde başladı.
TYAB Başkanı Güler, toplantıda yaptığı konuşmada, tohum yetiştiricilerinin Türkiye’nin her köşesinde bir avuç toprağı boş bırakmadan tohum ihtiyacını karşılayarak hem gıda güvenliğinin hem de gıda güvencesinin teminatı olmaya devam ettiğini belirtti.
Teşvik ve desteklerle son 15 yılda sertifikalı tohum üretiminin yüzde 800 artarak 1 milyon 325 bin tona ulaştığını dile getiren Güler, “Yerli ve milli üretimimizin ihtiyacımızı karşılama oranı stratejik ürünlerde yüzde 100’ün üzerinde, diğer ürünlerde ise yüzde 100’e çok yakın. Aynı başarı dış ticarette de yaşanmıştır. Her geçen yıl tohumda ithalat ile ihracat arasındaki makas daralmış, geçtiğimiz yıl yüzde 10’luk bir dış ticaret açığımız kalmıştı. 2022 yılının 9 ayında tohum ihracatımız 150 milyon doları aştı, 13 milyon dolar dış ticaret fazlası verdik. Tarihimizde ilk kez tohum ihracatı, ithalatını geçti.” diye konuştu.
Güler, tohumculukta dünyada ilk üç sırada yer alan ABD, Çin ve Fransa’nın da aralarında bulunduğu 132 ülkeye ihracat yaptıklarına dikkati çekti.
Tohum üretirken gübre, tarım ilacı, su, elektrik, mazot kullandıklarını vurgulayan Güler, son dönemde girdi maliyetlerinin olağanüstü artışlarına yetişmekte zorlandıklarını, bu nedenle tohum yetiştiricilerine ek destek verilmesini beklediklerini kaydetti.
“Türk tohumculuk sektörü yüzyıla hazırdır”
TÜRKTOB Yönetim Kurulu Başkanı Savaş Akcan da son dönemde buğday, arpa, kuru fasulye, mercimek, nohut ve patates gibi ürünleri yetiştiren çiftçilere verilen sertifikalı tohum kullanım desteğinin arttığını ve bunda olumlu yansımalar yaşandığını belirtti.
Akcan, “Tarımda da söz sahibi olabilmek için bilgi ve teknoloji üretme mecburiyeti vardır. İstenen düzeyde bilgi ve teknoloji üretebilmek için ise AR-GE çalışmalarına gerekli yatırımlar yapılmalıdır.” dedi.
Bakanlık işbirliğinde Tohumun İzinde ve TÜRKTOB Yerel Çeşit Bahçesi Eğitim Projeleri hazırladıklarını anlatan Akcan, son 3 yılda 350’ye yakın yerel çeşidi gen bankasına kazandırdıklarını bildirdi.
Milli tarım politikasının temelinin en başta milli tohum çeşitleri olduğunu belirten Akcan, “Devlet, Tarım Kanunu’ndan hemen önce Islahçı Hakları Kanunu’nu, hemen sonra da Tohumculuk Kanunu’nu çıkardı. Ancak temel mevzuatlarımızda yeni dönemin gerekliliklerine uygun küçük dokunuşlara ihtiyacımız var. Bu konuda Bakanlığımız ile çalışıyoruz. Türk tohumculuk sektörü ‘Türkiye yüzyılına’, tarımda ‘Türkiye yüzyılına’ hazırdır.” diye konuştu.
Gıda güvenliği, yenilebilir enerji, markalaşma ve dijital tarım konularının değerlendirildiği çalıştay, 8 Aralık’ta sona erecek.