Yüksek enflasyon ve hayat pahalılığını biraz olsun hafifletmek amacıyla yürütülen KDV düzenlemelerinde ikinci adım Sn. Cumhurbaşkanımız tarafından açıklandı. Bildiğiniz gibi daha önce söz konusu çalışmaların birinci kısmı geçtiğimiz günlerde temel gıda maddelerinde yapılan %8 lik dilimin %1 e çekilmesi şeklinde açıklanmıştı.
Geçtiğimiz günlerde açıklana yeni KDV oranlarına göre;
*Temel ihtiyaç maddelerimiz olan sabun, şampuan, deterjan, dezenfektan, ıslak mendil, tuvalet kâğıdı, kâğıt havlu, kâğıt mendil, peçete, bebek ve hasta bezleri, hijyenik pet gibi ürünlerde uygulanan KDV oranı %18 den %8 e indirilecek. Son derece uygun ve gerekli olan bu karar özellikle pandemi yaşadığımız ve temizlik kurallarının hayatımızın vazgeçilmezi ve daha da önem kazandığı içinde bulunduğumuz dönem için son derece faydalı olacaktır. İlk bakışta %10 önemsiz gibi gelebilir ama %1 in bile hesaplandığı şu ortamda az çok tartışılması yapılmamalıdır.
*Yeme, içme hizmetlerinde halen birinci sınıf işletme, üç yıldız ve üzeri otel gibi yerler için %18 olan KDV oranı da bu hizmetlerin tamamında %8 olarak uygulanacak. Bu kararın en önemli özelliği farklı o mekanların farklı KDV oranı uygulamasına son verilmiş olacak. İlk bakışta asgari ücretli ve emeklileri pek az ilgilendiren bu konu, özellikle orta sınıf esnaf için bir değer ifade edebilir. Anadolu’ya iş seyahatlerine giden plasiyerler, iş insanları bu uygulamadan faydalanabileceklerdir. Büyük iş insanları ve büyük işletmeler için önemli olmayabilir. Asgari ücreti ve emekliler için ise hiçbir anlam ifade etmeyebilir. Çünkü nüfusumuzun büyük çoğunluğunu oluşturan bu kesim evde mutfağındaki tencereyi bile bin bir güçlükle kaynatabilmekte, dışarda yemek yemeyi unutmuş haldedir ve onlar için restoran veya otel lüks olmaktadır.
*Konut teslimlerindeki KDV oranı yeniden düzenlenerek satın alınan konutun büyükşehirlerde olup olmadığına, arsa birim metrekare değerlerine bakılmaksızın aynı şartlarda KDV’ye tabi tutulması ve bu teslimlerdeki KDV oranının sadeleştirilmesi sağlanacak.
Konutların net alanının 150 metrekareye kadar olan kısmı için KDV oranı yüzde 8, 150 metrekarenin üzerindeki konutlarda, bu sınırı aşan kısım için yüzde 18 olarak belirlendi.
Ancak, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun kapsamında dönüşüm projeleri çerçevesinde yapılan konutların net alanı 150 metrekareye kadar olan kısmı için KDV oranı yüzde 1, 150 metrekarenin üzerindeki konutlarda, bu sınırı aşan kısım için yüzde 18 olarak uygulanacak. Böylece 6306 sayılı Kanun kapsamında dönüşüme tabi tutulan konutlardan 150 metrekareye kadar olan kısmı için yüzde 1 KDV uygulaması devam edecek.
Diğer taraftan Kararın yürürlüğe girdiği tarihten önce başlamış konut inşaatları için ise eski hükümlerin uygulanmasına devam edilecek.
Bugüne kadar 150 metrekarenin üzerinde olan tüm konutlarda KDV oranı yüzde 18 olarak uygulanıyordu. Yani 150 metrekarelik bir ev için yüzde 8 KDV ödenirken 151 metrekarede bu oran yüzde 18’e çıkıyordu.
Buna göre eğer 2 milyon liralık ev 150 metrekare ise vatandaş yüzde 8 oranında KDV ödeyecek. Bu durumda KDV 160 bin lira olarak ödenecek.
*Evin fiyatı 2 milyon lira, büyüklüğü ise 200 metrekare
*Bu durumda evin bir metrekaresi 10,000 TL’ye geliyor (2,000000/200))
*150 metrekarenin fiyatı ise 1,5000,000 TL’yi oluyor. (150X100000)
*Buna göre 150 metrekarenin KDV’si 120,000 TL oluyor 15000000x%8)
*Kalan 50 metrekarenin fiyatı ise 500,000 TL oluyor. (10,000×50)
*50 metrekarenin KDV’si ise 90,000 TL olarak hesaplanıyor. (500,000 X %18).
*Bu durumda vatandaş toplam KDV si 210,000 TL’ye geliyor.
*Vatandaş 360 bin lira yerine 210,,000 TL ödüyor.
İnşaat sektörüne ivme kazandıracak olan KDV indirim kararı belki de geç kalınmış olarak yorumlanabilir. Çünkü ülkemizde inşaat sektörü 121 sektörü de harekete geçirmektedir.
İnşaat sektörünün KDV kaynaklı finansman yükünün azaltılması maksadıyla, arsa ve arazi teslimlerindeki KDV oranı da yüzde 18’den yüzde 8’e indirilecek. Arsa için değil ama ekili alanlar olacak arazi için bu karar eleştirilebilir. Çünkü yaşadığımız süreçte ekili alanlara ihtiyacımız olduğu gerçeğini unutmamalıyız.
Bir başka grup ise, tarife ve GTİP bazlı yüzde 8 KDV oranı uygulanan tıbbi cihazlar için hem ithalat hem de imalatçının yurt içi teslimi için güncel mevzuat düzenlemeleri esas alınarak Sağlık Bakanlığı uygulamalarıyla uyum sağlanacak. Böylece sınırlı sayıdaki tıbbi cihazlar için uygulanan indirimli KDV oranı, Sağlık Bakanlığı ilgili mevzuat hükümlerine tabi tüm tıbbi cihazları kapsayacak şekilde genişletilecek.
Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından sertifikalandırılan tüm tohumluk ve fidanların KDV oranı yüzde 1’e indirilecek, böylece sayma usulüyle sadece belli başlı tohumlar ve fidanlar değil, Bakanlıkça sertifikalandırılan tüm tohumluklar ve fidanlar için aynı KDV oranının uygulanması esas alınacak.
Tarife ve GTİP bazlı yüzde 8 KDV oranı uygulanan tarım makinelerinin kapsamına sütçülükte kullanılan makine ve cihazlar ile pancar, meyve, yumurta gibi ürünleri ayırmada ve temizlemede kullanılan birtakım makinalar da dahil edilecek.
Tarım ve gıda ürünlerinin fiyat artışlarının önüne geçmek, çiftçinin üretim maliyetlerini düşürmek için atılan bu adım da kayda değer bir özelliktedir. Çünkü hep yazılarımızda ve yorumlarımızda bahsettiğimiz gibi tarımda üretim maliyetleri düşürülmeden fiyatın önüne geçmek mümkün değildir. Sağlık gereçlerinde de durum en önemlisidir ve insan sağlığı söz konusudur.
Öte yandan İkinci el motorlu kara taşıtı ticareti ile iştigal eden yetkili oto galericilerin kullanılmış araç teslimlerinde özel matrah uyguladıkları, bir diğer ifadeyle alım ve satım bedeli arasındaki fark üzerinden hesaplamaları gereken KDV oranı yüzde 18 olacak.
Yatlar, kotralar, tekneler ve gezinti gemilerinin KDV oranı da yüzde 18 olarak uygulanacak.
Özellikle ikinci el araçlarda uygulanacak olan KDV’nin %18 e yükseltilmesi araç fiyatlarını az da olsa yükseltecektir. Yat ve kotralar ise fiyat açısından sorun değildir.
Genel olarak bakıldığında yeni uygulamalar cebimize yansımasını umut ederiz. Çünkü birinci kısımda temel gıda ürünlerinde uygulanan indirimi, gelen zamlar nedeniyle hissedememiştik. Umarın bu defa bir olumsuzluk yaşamayız. Denetimlerin yoğunlaşacağı, uymayanlara ağır cezalar verileceği ticaret bakanlığımız tarafından açıklandığını vurgulamamız gerekir.
En önemli konu, halkın neredeyse tamamının beklediği akaryakıttan alınan ÖTV ve KDV’nin düşürülmesi konusuna hiç değinilmemiş. Ümit ederiz ki yapılan bu iyileştirmeler kapsamında gelecek programlarında bu konu gündeme alınacaktır.
Saygılarımla
ZAFER ÖZCİVAN
Ekonomist