Hüseyin GÖKÇE
Vergilendirme sisteminde köklü bir değişiklik yapılarak, temel gıda maddelerinde KDV’nin yüzde 8’den yüzde 1’e indirilmesinin ardından, indirimin içeriğiyle ilgili tartışmalar da yaşanmaya başlandı.
Gıda ürünlerinde KDV’nin %8’den %1’e indirilmesi enflasyonla mücadelede tek başına yeterli olamayacağını söyleyen E. Gelir İdaresi Başkanlığı Strateji Başkanı ve Yeni Ekonomi Danışmanlık A.Ş Kurucu Ortağı Nazmi Karyağdı, “Ancak dolaylı vergiden kaynaklı olan enflasyon oranının aşağı çekilmesine olumlu katkı sağlayacaktır. Bundan sonra gıda ürünlerinde meydana gelebilecek fiyat artışlarının KDV yoluyla enflasyona etkisi de azalmış olacaktır” değerlendirmesinde bulundu. Karyağdı, lokanta, kafe, pastane gibi gıdaya yönelik hizmet sunan yerlerde de KDV’nin indirilmesinin enflasyonla mücadeleye katkı sağlayabileceğini bildirdi.
Karyağdı; lokanta, çay bahçesi, kafeterya, pastane gibi yemek hizmeti sunan yerlerde KDV’nin yüzde 1’e indirilmesinin tüketicilere sağlayacağı 7 puanlık avantaj açısından da önemli olduğunu söyledi.
Türkiye’de işletmelerin KDV’yi kendi ödedikleri bir vergi gibi algıladıklarına dikkat çekin Nazmi Karyağdı, “İşletmelerin müşterilerinden tahsil ettikleri KDV’yi, takip eden ay devlete yatırmaları gerekiyor. Fakat Türkiye’de bunu kendi cebinden çıkan bir vergi gibi algılayanlar var” diye konuştu. KDV’nin hizmetlerde de yüzde 1’e indirilmesi gerektiğini söyledi.