Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) tarafından hazırlanan Satınalma Müdürleri Bileşik Endeksi’nin (SAMEKS) Aralık 2021 sonuçları açıklandı.
Buna göre, bu yılın aralık ayında mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış SAMEKS Bileşik Endeksi, bir önceki aya göre 3,1 puan azalarak 48,8 seviyesinde gerçekleşti.
Endekste gözlenen bu ivme kaybında hizmet sektörü endeksinin önceki aya göre 2,1 puan azalarak 48,1 puana gerilemesi etkili olurken, sanayi sektörü endeksi ise referans değerin üzerinde seyretmesine karşın önceki aya göre 5,3 puan ivme kaybederek ve 51,4 puana geriledi.
Bu dönemde hizmet sektöründe gözlenen gerilemede girdi alımlarının azalmasına bağlı olarak iş hacminin daralması etkili oldu. Sanayide ise yeni siparişlerin önceki aya göre sert bir şekilde azalması sektör genelinde üretimin azalmasına neden oluşturdu.
Söz konusu gelişmeler neticesinde 48,8 seviyesinde gerçekleşen mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış SAMEKS Bileşik Endeksi, son 4 ayın en düşük seviyesine gerileyerek, Ağustos 2021 döneminden beri ilk kez 50 puanlık referans değerin altında gerçekleşti.
“Çift haneli büyüme beklentisini desteklemektedir”
Endeks sonuçlarının yorumlandığı bölümde, yılın 3’üncü çeyreğini 50,5 ortalamasıyla tamamlayan mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış SAMEKS Bileşik Endeksi’nin, yılın son çeyreğini ise 51,9 ortalamayla kapattığı belirtilerek, şunlar kaydedildi: “Söz konusu ortalamada reel sektörün ekim ve kasım ayına ilişkin olumlu görüntüsü etkili olurken, yılın son ayında ise gözle görünür bir ivme kaybı gerçekleşmiştir. Söz konusu gelişmede aralık ayı içerisinde döviz kurunda gözlenen aşırı dalgalanmaların etkisi takip edilirken, 20 Aralık’ta Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan Türk lirasını özendirme paketinin ardından piyasalarda hızlı bir normalleşme eğilimi kaydedilmiştir. SAMEKS’in 2021 yılını 51,6 puan ortalamasıyla tamamlaması, Türkiye ekonomisinde yılın tamamı için öngördüğümüz çift haneli büyüme beklentisini desteklemektedir. Döviz kurundaki aşırı hareketliliğin sona ermesinin yanı sıra iç talep, net dış talep ve düşen faiz oranlarıyla artış kaydetmesi beklenen yatırımlar, Türkiye ekonomisinin 2022 yılında da pozitif ayrışacağına dair önemli sinyaller vermektedir.”