SEDDK’nın kuruluşunun 3. yıl dönümü Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin de katılımıyla İstanbul’da kutlandı. Sigortacılık ve özel emeklilik sektörünün hızla büyüdüğünü ve finansal sistem içinde payının istikrarlı bir şekilde arttığını söyleyen SEDDK Başkanı Eroğlu, “Son 10 yılda bileşik büyüme oranı yüzde 20 olarak reel bir şekilde enflasyonun üzerinde gerçekleşti” dedi.
2022 yılının yaklaşık 200 milyar TL üretimle tamamlanmasının öngörüldüğünü ifade eden Eroğlu, “Toplam varlıklarımız 610 milyar TL’nin üzerinde, fon arzımız 500 milyar TL’nin üzerine çıktı ve toplam ödenen tazminat tutarı 60 milyar TL’ye ulaştı. Sektörümüz geçen yıl sonu itibarıyla Türkiye ekonomisine yaklaşık 230 trilyon TL yani gayri safi milli hasılanın 32 katı teminat sağladı” bilgisini verdi.
SEDDK Başkanı Mehmet Akif Eroğlu, “Sektörlerimiz her geçen yıl istikrarlı büyümeye devam ediyor. Son 10 yılda bileşik büyüme oranı yüzde 20 olarak reel bir şekilde enflasyonun üzerinde gerçekleşti. Üretim ve yatırıma dayalı Türkiye ekonomi modeli sayesinde ve Türkiye’nin krizlerden fırsat oluşturma yeteneği sayesinde pandemi dönemi dahil olmak üzere son dönemdeki global durgunluğa rağmen ekonomimizdeki yüksek büyüme, sigorta sektörüne de olumlu yansıdı ve 2022 yılında da sektörümüz önemli bir büyüme gerçekleştirdi. Global düzeydeki bütün büyük oyuncular ülkemizde de faaliyet gösteriyor. Sektörümüzde uluslararası sermayenin payı yüzde 58. Oldukça da memnuniyet verici bir durum olarak içeriden de dışarıdan da yeni şirket kuruluş talepleri de geliyor” dedi.
“26 milyonun üzerindeki yük hafifleyecek”
Sigortacılık sektörünün gelişimi için SEDDK’nin kuruluşunu önemli bir kilometre taşı olarak değerlendiren Eroğlu, küresel ısınma ve iklim değişikliğinin gelecek dönemin en belirleyici riskleri arasında olduğuna dikkat çekti. Bakım ve sağlık hizmetlerine duyulan ihtiyacın artarak devam ettiğini de aktaran Eroğlu, tüm paydaşlarla birlikte sektörü büyütmek ve penetrasyon oranını artırmak için çalıştıklarını belirtti.
“Bu amaçla 26 milyon araç sahibini ilgilendiren zorunlu trafik sigortasında tüm taraflar için sürdürülebilirliği sağlamak amacıyla yapısal çözümlerimizi kamuoyuyla paylaştık diyen Eroğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Zorunlu trafik sigortasında amacımız sürücü davranışlarının etkin yönteminin sağlanması yoluyla hasar maliyetleri ve en nihayetinde sigorta primlerini aşağı çekerek, 26 milyon sigortalının üzerindeki yükü hafifletmek. SEDDK olarak yaşadığımız konjonktürün mevcut ve gelecek risklerinin farkındalığıyla yapısal çözümler üretmeye, en temel gündemimiz olan penetrasyon oranımızı artırmaya ve daha fazla insanımızın sigorta ve bireysel emeklilik sistemini sağladığı güvence ve koruma kapsamının altına almaya odaklandık.”
Sigorta ve özel emeklilik ile sermaye piyasalarının finans sisteminden aldığı payı artırmayı hedeflediklerini söyleyen Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Bakanlık olarak sigortacılık ve özel emeklilik sektörlerinin gelişimine yönelik kararlı adımlar attıklarını belirtti. “Sigortacılık ve bireysel emeklilik sektörümüzü her zaman gündemimizin üst sıralarında tutuyor, gelişmesini desteklemek için cesur ve kararlı adımlar atmaktan çekinmiyoruz” diyen Bakan Nebati, “Halihazırda, Otomatik Katılım Sistemi (OKS) ile beraber BES’te katılımcı sayımız 15 milyon seviyesine, fon büyüklüğümüz yaklaşık 420 milyar liraya ulaştı. 1 trilyon liralık fon büyüklüğü hedefimize de her geçen gün emin adımlarla yaklaşacağımıza yürekten inanıyorum” diye konuştu.
“Seçimden önce ‘katılım finans kanunu’ çıksın istiyoruz”
DASK’ın kurulduğu yıldan itibaren gerçekleşen tüm depremlerde, hızla üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirdiğini, bugüne kadar 1,1 milyar lira hasar ödemesi gerçekleştirdiğini açıklayan Nebati, Zorunlu Deprem Sigortası poliçesi sayısının 11 milyona yaklaştığını bildirdi. Bakan Nebati, katılım esaslı sigortacılık ve özel emeklilik sektörünün geliştirilmesi için yasal altyapıyı sağlamlaştırma hedefiyle Katılım Finans Kanunu üzerinde çalışmaların devam ettiğini belirterek, “Seçimden önce bunu bitirme hedefiyle yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Bu işi uzatmayacağız. Katılım Finans Kanunu’nun, ülkemizde katılım sektörünün gelişmesi ve sigortalılık oranının artmasında önemli katkıları olacağına inanıyoruz” dedi.
TARSİM teminat çeşitliliğinin artırılmasına destek verdiklerini ifade eden Bakan Nebati, DASK’ın kapsamına sel riskini de dahil etme çalışmalarının sürdüğünü söyledi. Nebati, sigorta sektörünün yeşil dönüşüme sağlayacağı desteklere işaret ederek, “Ülkemiz sigortacılık ve özel emeklilik sektörü de dijitalleşme sürecindeki gelişmeleri yakından takip ederek, dijital platformlara önemli yatırımlar yapmayı sürdürüyor. Sektörümüzün geliştireceği yenilikçi ürünlerle, mevcut potansiyeli daha da fazla harekete geçirebileceğine inanıyoruz. Bu süreçte, biz de Bakanlığımız ve SEDDK olarak sektörümüzün her daim destekçisi olmayı sürdüreceğiz” dedi.
İşletmelere 250 milyarlık kredi desteği
Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, küresel ekonomide resesyonun konuşulduğu 2022 yılında hayata geçirdikleri proaktif ve üretimi artırıcı uygulamalarla Türkiye’nin güçlü büyüme performansını sürdürdüğünü söyledi. Atılan adımlardan birisinin dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı, selektif kredi politikasıyla uyumlu Hazine destekli KGF paketi olduğunu belirten Nebati, “Bu paketle KOBİ’lerimiz başta olmak üzere birçok alanda faaliyet gösteren işletmelerimize ilk etapta 200 milyar liralık kefalet karşılığında yaklaşık 250 milyar lira kredi hacmi sunarak önemli miktarda finansman imkanı oluşturuyoruz. Ödemesiz dönem imkanının yanı sıra en az yüzde 75 oranında Hazine destekli kefalet sağlıyoruz. Böylece, enflasyon ile mücadele ederken, çarkları durdurmuyor; tam tersine girişimcilerimizin, KOBİ’lerimizin üretim faaliyetlerini artırıyoruz” dedi. KGF paketi kapsamında kullandırılan kredilere ilişkin tüm harcamaların, Finansal Kurumlar Birliği Merkezi Fatura Kayıt Sistemi ve Katılım Bankaları Birliği Katılım Bankaları Fatura Kayıt Sistemi ile entegrasyonunu sağlayarak ödemelerin doğrudan satıcılara yapılmasını sağlayacaklarını bildiren Nebati, fatura iptali durumunda iptal edilen fatura yerine yeni fatura isteneceğine ve sahte fatura kullanımının bu sistemler sayesinde önleneceğini söyledi. Kefalet imkanıyla sağlanan kredilerin amacı dışında kullanılmasının önüne geçeceklerini kaydeden Nebati, “Başta KOBİ’lerimiz olmak üzere firmalarımızın finansmana erişimini büyük ölçüde kolaylaştıran kefalet imkanımızı daha etkin bir tahsis politikası çerçevesinde kullandırmak ve bunun takibini yapmak istiyoruz. Bu amaçla krediye erişim imkanı olan ve teminat eksikliği bulunmayan firmalar bu sistemden faydalanmayacak. Böylelikle daha önce başımıza gelen, ihtiyacı olmayanların kullandıkları kredilerin özellikle dövize ve farklı alanlara gitmesini büyük bir oranda engellemiş olacağız. Kefalet imkanımızdan öncelikli ve ağırlıklı olarak kredibilitesi olan, ancak yeterli teminata sahip olmadığı için finansmana erişemeyen firmalar faydalanacak. Bunun yanı sıra, ödeme gücü olan ancak hiç teminatı bulunmadığı için krediye erişim imkanı bulunmayan firmalarımızı da bu süreçte destekleyeceğiz” dedi.
Nurdoğan ARSLAN ERGÜN