Kültürün kelime anlamı en geniş terimlerden biridir. Aslında “culture” kültür kelimesi öncelikle tarım ve toprağın işlenmesi anlamına gelmektedir. 16. yüzyılla birlikte bu tanım akıl, mantık ve kişiliğin geliştirilmesi, kültürlü ise eğitimli manasında kullanılmaya başlar. Aynı zamanda yüksek sanat pratiklerini de simgeler. 19. yüzyıla gelindiğinde kültür bir toplumun genel yaşam tarzı, alışkanlıkları, inançları, gelenekleri, entelektüel seviyesini işaret eder.
Daha geniş anlamıyla ele alındığında kültür üç özelliği de aynı anda taşıyan ürün ve hizmetlerin üretim, tüketim ve değişim alanlarını içeren çok geniş ve daha fonksiyonel bir anlam kazanır. Yapımında bir yaratıcı form içeren, sembolik bir mana üretme ve etkileşim tetikleme amacı taşıyan, telif kapsamına giren tekil ürün, hizmet ve aktivitelerin tamamı kültür sektörünün alanını kapsar.
Kültürün ekonomide istihdam yaratma kapasitesi, imalat sektöründen hizmet sektörüne geçen ekonomilerde lokomotif görevi görmesi, ekonomistleri bu etkiyi analiz etme ve makroekonomik etkisini incelemeye yöneltmiştir. Baumol (2006), Throsby (2001) bu alanda ilk başvurulacak kaynaklardandır. Baumol yeni ekonomilerin yaratıcı endüstrileri nasıl etkilediğini, yeni iletişim teknolojilerinin, sosyal medya platformlarının sanat piyasasını nasıl beslediğini ve değiştirdiğini inceler. Ancak ekonomistlerin araştırmalarına konu olan esas konular kültürün gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin ekonomik performansına, yani net ihracatına, gayri safi milli gelirine, istihdamına etkileri üzerine olmaktadır. Kültür ve sanat politikaları birçok ülke için detaylı ve uzun vadeli raporlarla ele alınmıştır. Ulusal sanat konseyi (NAC National Art Council ya da National Endowments of Arts) tarzı özerk yapılar özellikle Anglosakson ülkelerde öne çıkmaktadır.
Ekonomi politikaları tasarımında kültür politikalarının ne şekilde yer alması gerektiği ve fonlama stratejileri, sanata ve kültüre devlet desteği kültür ekonomisinin en önemli alanlarından biridir. Normatif bir yaklaşım olan piyasa başarısızlığı argümanlarının çekiciliğine rağmen verilere dayalı ampirik literatür, devlet desteğinin pozitif örneklerini destekler niteliktedir. Bu çalışmaların belki de ilk örneği Peacock’ın (1969) makalesidir. Peacock daha yeni çalışmalarında da özelleştirmelere rağmen sanat ve kültür alanında devletin varlığını sürdürmesinin hangi şartlara bağlı olduğunu inceler. Bireyler devletin kendileri için en doğrunun ne olduğu konusunda söz sahibi olmasını ne kadar istiyor? Devletin birey için en doğru olana karar vermesine razı olan anlayışa göre, üreticilerin çıkarları devletin kültür politikalarının tasarlanmasında baskın çıkarken, üretimde ve dağıtımda verimlilik baskısı kaçınılmazdır.
(Yukarıdaki metni politik yol sitesinden alıntıladım.)
2022 yılı kültür ekonomisi ve kültürel istihdam istatistikleri TÜİK tarafından yayınlandı. Buna göre; Kültür harcamaları %88,1 arttı
Kültür harcamaları 2022 yılında 2021 yılına göre %88,1 artarak 149 milyar 620 milyon 769 bin TL oldu. Kültür harcamalarının, gayrisafi yurt içi hasılaya oranı 2022 yılında %1,0 olarak gerçekleşti.
Genel devlet kültür harcamalarının payı %59,9 oldu
2022 yılında toplam kültür harcamaları içinde genel devlet harcamalarının payı %59,9 oldu. Genel devlet kültür harcamaları önceki yıla göre %115,0 artarak 89 milyar 658 milyon 436 bin TL olurken, harcamaların %70,0’i merkezi devlet bütçesinden gerçekleşti. Genel devlet kültür harcamalarında en yüksek pay %17,5 ile mimarlık alanında oldu.
Hane halkı kültür harcamasının %23,5’i diğer kültür hizmetlerine yapıldı
Hane halklarının 2022 yılında gerçekleştirdiği kültür harcamalarında; diğer kültür hizmetleri %23,5, televizyon ve ekipmanı %18,6 ve veri işlem ekipmanları %17,8 paya sahip oldu.
Diğer: Görsel ve işitsel fotoğraf ve veri işleme ile ilgili araçların onarımı; fotoğraf ve sinema ekipmanı, CD çalar ve diğer elektro akustik aletler; müzeler, hayvanat bahçeleri vb. yerlere giriş ücreti; gazete ve dergiler, kasetler, diskler ve disketler
Kültürel sektörlerin faktör maliyetiyle katma değeri %100,9 arttı
Kültürel sektörlerde faaliyet gösteren girişimlerin faktör maliyetiyle katma değeri %100,9 artarak 55 milyar 761 milyon 289 bin TL oldu. Katma değerin %22,1’i kayıtlı medyanın basılması ve çoğaltılması, %13,8’i sinema filmi, video ve televizyon programları yapımcılığı, ses kaydı ve müzik yayımlama faaliyetleri ve %11,9’u mücevher ve benzeri eşyaların imalatı alanında faaliyet gösteren girişimler tarafından üretildi.
Kültürel mal ihracatı %105,2 artarken, kültürel mal ithalatı %110,9 arttı
Kültürel mal ihracatı bir önceki yıla göre %105,2 artarak 178 milyar 596 milyon 215 bin TL olurken, kültürel mal ithalatı bir önceki yıla göre %110,9 artarak 79 milyar 774 milyon 071 bin TL oldu. Kültürel mal ihracatının toplam mal ihracatı içindeki payı 2022 yılında %4,2 olurken, kültürel mal ithalatının toplam mal ithalatı içindeki payı %1,3 oldu.
Diğer: Görsel sanatlar, gösteri sanatları ve ortak kutlamalar, kültürel miras, arşiv ve kütüphane, mimarlık tasarım ürünleri
Kültürel istihdam %6,2 arttı
Kültürel istihdam 2022 yılında bir önceki yıla göre %6,2 artarak 682 bin kişi oldu. Kültürel istihdamda olanların %61,0’i 30-54 yaş grubunda, %29,2’si 15-29 yaş grubunda, %9,9’u ise 55 ve daha yukarı yaş grubunda yer aldı.
Kültürel istihdamda olanların %38,3’ünü yükseköğretim mezunları oluşturdu
Kültürel istihdamda olanların %38,3’ünü yükseköğretim mezunları, %35,9’unu lise altı eğitimliler, %25,8’ini ise lise ve dengi meslek okulu mezunu olanlar oluşturdu.
Kültürel istihdamın %60,6’sı ücretli, maaşlı veya yevmiyeli olarak çalıştı
Kültürel istihdamda olanların, %60,6’sı ücretli, maaşlı veya yevmiyeli çalışırken, %39,4’ü işveren, kendi hesabına veya ücretsiz aile işçisi olarak çalıştı. Kültürel istihdamda olanların %76,6’sı tam zamanlı çalışırken, %23,4’ü yarı zamanlı çalıştı. Kültürel istihdamda yer alan kişilerin haftalık ortalama normal çalışma süresi 38,7 saat oldu.
El sanatları çalışanlarının payı %40,4 oldu
Kültürel istihdamın %90,0’ını kültürel meslek alanlarında, %10,0’unu ise kültürel olmayan meslek alanlarında çalışanlar oluşturdu. Kültürel istihdamda olanların %40,4’ünü el sanatları çalışanları, %19,3’ünü mimar, planlamacı ve tasarımcılar, %9,7’sini yaratıcı sanatçılar ve sahne sanatçıları, %7,4’ünü ise sanat ve kültür ile ilgili yardımcı profesyonel meslek mensupları oluşturdu.
Mimarlık ve uzmanlaşmış tasarım faaliyetlerinin payı %9,5 oldu
Kültürel faaliyet alanlarına göre; mimarlık ve uzmanlaşmış tasarım faaliyetlerinde çalışanların toplam kültürel istihdam içindeki payı %9,5, yaratıcı sanatlar, gösteri sanatları ve eğlence faaliyetlerinde çalışanların payı %5,3, sinema filmi, video ve televizyon programları yapımcılığı, ses kaydı ve müzik yayımlama faaliyetlerinde çalışanların payı ise %4,1 oldu.
Kaynak: TÜİK
ZAFER ÖZCİVAN
Ekonomist-Yazar